14 Aralık 2007 Cuma

strateji geliştirme başkanlığı İmar planı değişikliği istemiyle yapılan başvurunun yetkili organlarca reddi üzerine, dava açma süresi içinde, hem imar

DAİRESİ
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
ALTINCI DAİRE
2004
944
2002
6968
20/02/2004
 
KARAR METNİ
İmar planı değişikliği istemiyle yapılan başvurunun yetkili organlarca reddi üzerine, dava açma süresi içinde, hem imar planı değişikliği isteminin reddi işlemine, hem de imar planı değişikliği istemine konu imar planına karşı birlikte dava açılması durumunda, her iki işlemin birlikte incelenerek karara bağlanabileceği, diğer taraftan imar planı değişikliği isteminin yetkili organlarca görüşülerek karara bağlanmaması halinde ise ilk planın açılan bu davada incelenemeyeceği hk.
Danıştay Altıncı Dairesinin 20.2.2004 gün ve E:2002/6968, K:2004/944 sayılı kararı.
 
 
 

Temyiz İsteminde Bulunan : ? Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : ?
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 27.9.2002 günlü, E:2001/399, K:2002/1139 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi : 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 8. maddesinde, imar planlarının, değişikliklerinin ve bunlara yapılan itirazların belediye meclislerince incelenerek bir karara bağlanacağı kuralına yer verildiğinden, davacının plan değişikliği isteminin belediye meclisinde görüşülmeksizin belediye başkanlığı işlemi ile reddedilmesinde mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, davacıya ait taşınmazın ilköğretim tesisi alanından çıkarılması yolundaki başvurunun belediye meclisince incelenmesi sırasında mevcut plan ve değişiklik istemi birlikte değerlendirilerek bir karar verileceğinden bu aşamada ilk plan hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde karar verilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, belirtilen hususlar çerçevesinde yeniden karar verilmek üzere İdare Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, ?, ?, 22 pafta, 2908 sayılı parselin ilköğretim tesis alanı olarak belirlenmesine ilişkin 6.10.2000 günlü belediye meclisi kararı ile bu planda değişiklik yapılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 19.2.2001 günlü, 326 sayılı belediye başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyada yeralan bilgi ve belgelerin bir birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu 1/1000 ölçekli imar planının 1/5000 ölçekli nazım imar planına, anılan planın da 1/25.000 ölçekli plana uygun olduğu, bununla birlikte planın dava konusu parsele getirilmiş olan fonksiyonların ilişkileri itibariyle şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun bulunmadığı, bu durumda aynı taşınmaz için tesis edilen 19.2.2001 günlü işlemin de hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, belediye meclisinin 6.10.2000 günlü kararıyla onanarak ilan edilen imar planında davacıya ait taşınmazın bir kısmının ilköğretim alanında kaldığı, son ilan tarihinden itibaren 60 gün içinde dava açılmadığı, anılan planın bir uygulama işleminin de bulunmadığı ancak davacının taşınmazının imar planında ilköğretim alanı ile yolda kaldığından bahisle plan değişikliği istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 19.2.2001 günlü, 326 sayılı belediye başkanlığı işlemi üzerine bu işlemin ve anılan taşınmazın ilköğretim tesisi alanı olarak belirleyen ve 6.10.2000 günlü belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/1000 ölçekli imar planının iptali istemiyle bakılmakta olan davayı açtığı anlaşılmaktadır.
3194 sayılı Yasanın 8. maddesinin (b) fıkrasında, imar planlarının belediye meclislerince onaylanarak yürürlüğe gireceği, bu planların onay tarihinden itibaren bir ay süre ile ilan edileceği, bir aylık ilan süresi içinde yapılan itirazların belediye meclislerince 15 gün içinde incelenerek kesin karara bağlanacağı, onaylanmış planlarda yapılacak değişikliklerde de aynı usullere uyulacağı hükümlerine yer verilmiştir.
Bu durumda, davacının plan değişikliği isteminin belediye meclisince incelenmesi suretiyle işlem tesis edilmesi gerekirken, belediye başkanlığı işlemi ile reddedilmesinde mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, uyuşmazlığın 6.10.2000 günlü belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planına ilişkin kısmına gelince;
2577 sayılı Yasanın 10. maddesi uyarınca ilgilisi tarafından imar planı değişikliği istemiyle yapılan başvurunun yetkili organlarca reddi üzerine dava açma süresi içerisinde hem imar planı değişikliği isteminin reddi işlemine hem de imar planı değişikliği istemine konu imar planına karşı birlikte dava açılması durumunda her iki işlemin birlikte incelenerek karara bağlanması mümkündür. Diğer taraftan, imar planı değişikliği isteminin yetkili organlarca görüşülerek karara bağlanmaması halinde ise ilk planın açılan bu davada incelenmesi olanaklı değildir. Ancak yetkisiz organca tesis edilen işlemin yargı yerince iptali sonrasında plan değişikliğinin yetkili organ tarafından karara bağlanması üzerine açılacak davada bu işlemle birlikte imar planı değişikliği istemine konu olan imar planının esasının incelenebileceği de açıktır.
Olayda, imar planında değişiklik yapılması isteminin yetkisiz organca reddi nedeniyle 6.10.2000 onanlı imar planı hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığı yönünde karar verilmesi gerektiğinden iptale ilişkin mahkeme kararında yasal isabet görülmemiştir,
Diğer taraftan, dava konusu planda değişiklik yapılması istemini içeren davacı başvurusunun yetkili organ olan belediye meclisince incelenmesi sırasında dava konusu imar planı ve bu planda değişiklik yapılması isteminin birlikte değerlendirilmesi suretiyle karar verileceği de açıktır.
Buna göre, anılan hususlar gözönünde bulundurularak İdare Mahkemesince uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 27.9.2002 günlü, E:2001/399, K:2002/1139 sayılı kararının bozulmasına, 10.120.000.- lira karar harcı ile fazla yatırılan 7.530.000.- lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 20.2.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-KAR-DER; SAYI:5)
Daha fazla kaar ve en son içtihatları görüp inceleyip indirebilmek için ücretsiz olarak Türkiyenin imar hukuku alanında tek web sayfasını ziyaret etmek için buraya tıklayınız.
imarhukukçusu, imar hukukçusu, idari yargı uzmanı

13 Aralık 2007 Perşembe

imar hukukçusu Cafer ergen den imar hukuku ile ilgili haberler. imar hukukçusu, idari yargı uzmanı

 Açık çıkma niteliğinde bulunan balkonun ruhsat gerektirdiği, kullanılan malzemenin panjur olduğu ve seyyar olması nedeni ile ruhsat gerektirmediği gerekçesiyle dava konusu yıkım ve para cezasına ilişkin işlemlerin iptali yolundaki idare mahkemesi kararınd
· 2577 sayılı Yasa'nın 7 ve 8. maddelerinde; idari dava açma süresi ile bu sürenin hesaplanmasında uygulanacak olan genel esaslar düzenlenerek ve dava açma süresinin tebliğ tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayacağı öngörüldüğünden, dava açma sür
· Davacı 2577/10. Madde uyarınca inşaat ruhsatı verilmesi istemiyle kaymakamlığa başvurmuş ise de, bu başvuru dilekçesi ilgili belediyeye gönderildiğinden ve aynı gün kayıtlara girdiğinden 60 gün içinde cevap verilmemesi üzerine oluşan zımni ret işleminin k
· 2577 sayılı idari yargılama usulü kanunu'nun 10. maddesi gereğince dava açılmayan hallerde idarenin altmış günlük sürenin geçmesinden sonra kendiliğinden veya ilgilinin başvurusu üzerine cevap vermesi halinde dava açma süresinin yeniden işlemeye başlayaca
· Kamulaştırılan taşınmazın malikinin taşınmaz ile mülkiyet ilişkisi sona erdiğinden, imar planının iptali istemiyle açtığı davada dava açma ehliyetinin bulunmadığı hk.
· Davacının imar planı değişikliği isteminin reddine ilişkin, hem de davacıya ait diğer parsele yönelik imar planı değişikliğini içeren belediye meclis kararının askıya çıkarılarak ilan edilmesi ve askı süresi içinde bu karara itiraz edilmemesi halinde dava
· Organize sanayi bölgesinde imar para cezası verilmesi yolunda karar almaya belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyelerin yetkili olduğu hk.
· İmar kanunun imar planlarının yapılması hususunda ilgili idarenin yetkisini yer yönünden sınırlandırdığı hk.
· İmar planı dava konusu edilmediğinden, bu plana uygun verilen inşaat ruhsatının imar planının hukuken geçerli olmadığından bahisle iptal edilmesinde, hukuka uyarlık bulunmadığı hk.
 2981 sayılı yasanın 3290 sayılı yasa ile değişik ek-1 maddesinin 3194 sayılı yasanın 18.maddesi uyarınca yapılacak parselasyon işlemlerini tamamlayıcı nitelikte uygulama yapılmasına olanak sağladığı, bu maddenin amacının özel parselasyona dayalı olarak ve
· Belediye hizmet alanında taşınmazın hangi amaçla kullanılacağı belirtilmesi gerektiği ve nazım imar planında parselasyon işleminin sonuçlarını yaratacak nitelikte plan notu hükümleri öngörülmesinin mevzuata aykırı olduğu hk.
· 42. maddede yer alan para cezası “Para Cezası" nın alt ve üst sınırları arasında takdir hakkı nasıl kullanılacaktır. İdareler bu konuda sınırsız takdire sahip midir? Yoksa belli ölçütlere uymaları gerekir mi? Bu konulara ilişkin düzenleyici işlem bu
· İmar planına uygun olarak yapılan ve biten yapıya ait ruhsat ve yapı kullanma belgesinin anılan taşınmazda konut yapımına izin veren ve ruhsatın dayanağı olan plan değişikliğinin iptal edildiği gerekçesiyle iptalinde, davacıların kazanılmış haklarının var
· İmar planında ilköğretim alanına ayrılan davacılara ait taşınmazın kamulaştırılmasından vazgeçildiğine ilişkin görüş verilmesi yolundaki başvurunun reddine ilişkin dava konusu edilen Milli Eğitim Müdürlüğü işlemi ise 3194 sayılı Yasanın 13. maddesinin 3.
· 2981 sayılı yasa uyarınca ifraz işlemi yapılamayacağı, ifraz işleminin diğer paydaşların muvafakatiyle 3194 sayılı Yasa uyarınca yapılabileceği hk.
· Plan değişikliği yapılması istemiyle yapılan başvurunun belediye meclisince, ifraz ve tevhid yapılması istemiyle yapılan başvurunun ise belediye encümenince incelenerek karara bağlanması gerektiği, davacı tarafından imar planı değişikliği istemli başvurun
Daha bir çok (binlerce karar) http://www.imarhukukcusu.com adresinde bulunmaktadır. Üye olmadıysanız ziyaret de etmediniz mi?.Oysa Türkiyenin imar hukukuk alanında tek web sayfasını hemen ziyaret edebilirsiniz.

12 Aralık 2007 Çarşamba

13 aralık 2007 tarihli resmi gazetede yayımlananlar Cafer ergen

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ
 
BAKANLAR KURULU KARARI
2007/12938     506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 2925 Sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununa Göre Sigortalı ve Hak Sahibi Olan Kimselere, Bu Kanunlar Gereğince Bağlanan Gelir ve Aylıkların Ödeme Tarihlerinin Belirlenmesine Dair 24/12/2002 Tarihli ve 2002/5001 Sayılı Kararnamede Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar
 
ATAMA KARARI
—   Bazı Emniyet Müdürlüklerine Yapılan Atamalar Hakkında Karar
 
YÖNETMELİKLER
—   Spor Toto Teşkilat Başkanlığı Hasılat Dağıtım Yönetmeliği
—   Adnan Menderes Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği
—   Ankara Üniversitesi Sualtı Arkeolojik Araştırma ve Uygulama Merkezi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
 
TEBLİĞLER
—   İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin 2007/26 Sayılı Tebliğde Değişiklik Yapılması Hakkında Tebliğ
—   Uluslararası Gözetim Şirketi Statüsüne İlişkin Dış Ticarette Standardizasyon Tebliği (No: 2007/54)
—   Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi
 
YARGI BÖLÜMÜ
 
YARGITAY KARARLARI
—   Yargıtay 2. ve 18. Hukuk Dairelerine Ait Kararlar

2008 yılı AVUKATLIK ÜCRET TARİFESİ Cafer Ergen

AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ

BİRİNCİ KISIM
BİRİNCİ BÖLÜM
Dava ve Takiplerin Dışındaki Hukuki Yardımlarda Ödenecek Ücret
1.   Büroda sözlü danışma (ilk bir saate kadar)                                                             110,00  YTL
      takip eden her saat için                                                                                              55,00  YTL
2.   Çağrı üzerine gidilen yerde sözlü danışma (ilk bir saate kadar)                               220,00  YTL
      takip eden her saat için                                                                                            110,00  YTL
3.   Yazılı danışma için                                                                                                  230,00  YTL
4.   Her türlü dilekçe yazılması, ihbarname, ihtarname, protesto                                  130.00  YTL
      düzenlenmesinde
5.   Sözleşmeler ve benzeri belgelerin hazırlanması
      a) Kira sözleşmesi ve benzeri                                                                                  220,00  YTL
      b) Tüzük, yönetmelik, miras sözleşmesi, vasiyetname, vakıf senedi ve                 650,00  YTL
      benzeri belgelerin hazırlanması
      c) Şirket ana sözleşmesi, şirketlerin devir ve birleşmesi vb. ticari işlerle                650,00  YTL
      ilgili sözleşmeler
 
İKİNCİ BÖLÜM
İş Takibi Konusundaki Hukuki Yardımlarda Ödenecek Ücret
1.   Bir durumun belgelendirilmesi, ödeme aşamasındaki paranın tahsili veya              160,00  YTL
      bir belgenin örneğinin çıkarılması gibi işlerin takibi için
2.   Bir hakkın doğumu, tespiti, tescili, nakli, değiştirilmesi, sona erdirilmesi               270,00  YTL
      veya korunması gibi amaçlarla yapılan işler için
3.   Tüzel kişi tacirlerin ana sözleşmelerinin onanması, bu tacirlerin çalışma             1.100,00  YTL
      konuları ile ilgili ruhsat ve imtiyazların alınması, devri ve Türk
      vatandaşlığına kabul edilme gibi işlerin takibi için
4.   Vergi uzlaşma komisyonlarında takip edilen işler için                                            500,00  YTL
5.   Uluslararası yargı yerlerinde takip edilen işlerde
      a) Duruşmasız ise                                                                                                 2.200,00  YTL
      b) Duruşmalı ise                                                                                                   3.850,00  YTL
      c) Konusu para olan işlerde ise ücret Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir                   
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Avukatlık Kanununun 35 inci Maddesi Gereğince Bulundurulması Zorunlu Sözleşmeli
Avukatlara Aylık Ödenecek Ücret
1.   Yapı kooperatiflerinde                                                                                            400,00  YTL
2.   Anonim şirketlerde                                                                                                  660,00  YTL
Takip edilen dava, takip ve işlerde tarifeye göre hesaplanacak vekalet ücreti yıllık avukatlık
ücretinin üzerinde olduğu takdirde aradaki eksik miktar avukata ayrıca ödenir.
 
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
1.   Kamu Kurum ve Kuruluşlarıyla Özel Kişi ve Tüzel Kişilerin Sözleşmeli              660,00  YTL
      Avukatlarına Ödeyecekleri Aylık Avukatlık Ücreti
Takip edilen dava, takip ve işlerde tarifeye göre hesaplanacak vekalet ücreti yıllık avukatlık
ücretinin üzerinde olduğu takdirde aradaki eksik miktar avukata ayrıca ödenir.
 
İKİNCİ KISIM
BİRİNCİ BÖLÜM
Yargı Yerlerinde, İcra ve İflas Dairelerinde Yapılan ve Konusu Para Olsa veya Para ile Değerlendirilebilse Bile Maktu Ücrete Bağlı Hukuki Yardımlara Ödenecek Ücret
1.   Görülmekte olan bir dava içinde olmamak koşulu ile ihtiyati haciz, ihtiyati
      tedbir, delillerin tespiti, icranın geri bırakılması, ödeme ve tevdi yeri
      belirlenmesi işleri için:
      a) Duruşmasız ise                                                                                                    140,00  YTL
      b) Duruşmalı ise                                                                                                      190,00  YTL
2.   Ortaklığın giderilmesi için satış memurluğunda yapılacak işlerin                            250,00  YTL
      takibi için                                                                                                                             
3.   Ortaklığın giderilmesi ve taksim davaları için                                                          440,00  YTL
4.   Vergi mahkemelerinde takip edilen dava ve işler için
      a) Duruşmasız ise                                                                                                    390,00  YTL
      b) Duruşmalı ise                                                                                                      550,00  YTL
(Şu kadarki, davanın ilişkin bulunduğu vergi miktarı duruşmasızlarda 3.250,00 YTL, duruşmalılarda 4.580,00 YTL’ sine kadar olan işlerde yukarıdaki maktu ücretlerin 1/2’sinden az olmayacak şekilde tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücreti belirlenir.)
İKİNCİ BÖLÜM
Yargı Yerleri ile İcra ve İflas Dairelerinde Yapılan ve Konusu Para Olmayan veya Para ile Değerlendirilemeyen Hukuki Yardımlara Ödenecek Ücret
1.   İcra dairelerinde yapılan takipler için                                                                      140,00  YTL
2.   İcra Mahkemelerinde takip edilen işler için                                                             140,00  YTL
3.   İcra Mahkemelerinde takip edilen dava ve duruşmalı işler için                               250,00  YTL
4.   İcra mahkemelerinde takip edilen ceza işleri için                                                     140,00  YTL
5.   Ceza soruşturma evresinde takip edilen işler için                                                   220,00  YTL
6.   Sulh mahkemelerinde takip edilen davalar için                                                        275,00  YTL
7.   Asliye mahkemelerinde takip edilen davalar için                                                    500,00  YTL
8.   Tüketici mahkemelerinde takip edilen davalar için                                                  220,00  YTL
(Şu kadarki müddeabihi 1850,00 YTL geçen işlerde, bu tarifenin üçüncü kısmına göre Avukatlık ücreti belirlenir.)
9.   Fikri ve sınai haklar mahkemelerinde takip edilen davalar için                             1.200,00  YTL
(Şu kadarki, konusu para ile ölçülebilen işlerde, müddeabihin 10000,00 YTL geçmesi halinde, bu tarifenin üçüncü kısmına göre Avukatlık ücreti belirlenir)
10. Ağır Ceza Mahkemelerinde takip edilen davalar için                                           1.100,00  YTL
11. Çocuk Mahkemelerinde takip edilen davalar için                                                    500,00  YTL
12. Çocuk Ağır Ceza Mahkemelerinde takip edilen davalar için                                1.100,00  YTL
13. Askeri mahkemelerde takip edilen davalar için                                                       550,00  YTL
14. İdare ve vergi mahkemelerinde takip edilen davalar için
      a) Duruşmasız ise                                                                                                    350,00  YTL
      b) Duruşmalı ise                                                                                                      450,00  YTL
15. Yargıtay’da ilk derecede görülen davalar için                                                       1.100,00  YTL
16. Danıştay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde ilk derecede görülen
      davalar için
      a) Duruşmasız ise                                                                                                    500,00  YTL
      b) Duruşmalı ise                                                                                                   1.100,00  YTL
17. Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay ve Sayıştay’da temyiz yolu ile                     550,00  YTL
      görülen işlerin duruşması için                                                                                            
18. Uyuşmazlık Mahkemesindeki davalar için                                                             550,00  YTL
19. Anayasa Mahkemesinde görülen dava ve işler için
      a) Yüce Divan sıfatı ile bakılan davalar                                                                1.650,00  YTL
      b) Diğer dava ve işler                                                                                               900,00  YTL
 
ÜÇÜNCÜ KISIM
Yargı Yerleri ile İcra ve İflas Dairelerinde Yapılan ve Konusu Para Olan veya Para ile Değerlendirilebilen Hukuki Yardımlara Ödenecek Ücret
1.   İlk 15.000,00 YTL için                                                                                                      % 12
2.   Sonra gelen 25.000,00 YTL için                                                                                        % 10
3.   Sonra gelen 50.000,00 YTL için                                                                                        % 8
4.   Sonra gelen 140.000,00 YTL için                                                                                      % 6
5.   Sonra gelen 370.000,00 YTL için                                                                                      % 4
6.   Sonra gelen 550.000,00 YTL için                                                                                      % 2
7.   Sonra gelen 950.000,00 YTL için                                                                                      % 1
8.   2.000.000,00 YTL’dan yukarısı için                                                                                 % 0,1
 

4562 sayılı organize sanayi bölgeleri kanunu uyarınca organize sanayi bölgesi ilan edilen yerlerde 3194 sayılı yasanın 32.ve 42.maddeleri uyarınca yık

Altıncı daire
2002
5400
2001
4866
20/11/2002
 
Karar metni
4562 sayılı organize sanayi bölgeleri kanunu uyarınca organize sanayi bölgesi ilan edilen yerlerde 3194 sayılı yasanın 32.ve 42.maddeleri uyarınca yıkım kararı ve para cezası verme yetkisinin 3194 sayılı yasanın 5.maddesinde belirtilen ilgili idarelere ait olduğu, organize sanayi bölgesi yönetim kurulunun bu konuda işlem tesis etme yetkisinin bulunmadığı hk.
Danıştay Altıncı Dairesinin 20.11.2002 gün ve E:2001/4866, K:2002/5400 sayılı kararı.

 dava, ..., organize sanayi bölgesinde bulunan ... Ada, ... Parsel sayılı taşınmaz üzerindeki fabrika bahçesine yol ve yan çekme mesafelerine tecavüzlü şekilde ruhsatsız olarak yapılan üç ayrı yapının 3194 sayılı imar kanununun 32.maddesi uyarınca yıktırılmasına ilişkin 7.7.2000 günlü, 2000/692 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; idare mahkemesince, özel kanun niteliğindeki 4562 sayılı organize sanayi bölgeleri kanunu ile farklı tüzel kişiliğe uygulama ve denetleme yapma yetkisi verilen bir konuda belediye encümenince alınan dava konusu kararda yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
15 nisan 2000 günlü, 24021 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4562 sayılı organize sanayi bölgeleri kanununun 4.maddesinin 5. Ve 6.fıkralarında "organize sanayi bölgeleri sınırları içerisinde yapılacak mevzii imar ve parselasyon planları ve değişiklikleri osb tarafından yönetmeliğe uygun olarak hazırlanır ve sanayi ve ticaret bakanlığının onayına sunularak il idare kurulu kararı ile yürürlüğe girer. Onaylı osb imar planları ilgili kurumlara bilgi için gönderilir.
Yürürlüğe giren mevzii imar planlarına göre arazi kullanımı, yapı ve tesislerinin gönderilmesi, inşaası ve kullanımıyla ilgili ruhsat ve izinler osb'ce verilir ve denetlenir " hükümlerine yer verilmiş, anılan yasanın geçici 1.maddesinde de " bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kanunun amacına uygun biçimde oluşan obs'ler, kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içinde durumlarını bu kanuna uygun hale getirilir " hükmü yer almıştır.
3194 sayılı imar kanununun 2.maddesinde; belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında kalan yerlerde yapılacak planlar ile inşaa edilecek resmi ve özel bütün yapıların bu kanun hükümlerine tabi olduğu belirtilmiş; tanımlar başlıklı 5.maddesinde, ilgili idare, belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediye, dışında valilik olarak belirlenmiş, aynı kanunun 32.maddesinde de ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı olarak başlayan yapılar hakkında ne gibi işlemler yapılacağı sayılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, ..., organize sanayi bölgesinde bulunan ... Ada, ... Parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapının ruhsat ve eklerine aykırı olarak yapıldığının, ayrıca yol ve yan çekme mesafelerine tecavüzlü olarak üç ayrı ruhsatsız yapı yapıldığının davalı idare elemanları tarafından 6.7.2000 günlü tutanakla tespit edilmesi üzerine dava konusu 7.7.2000 günlü 2000/692 sayılı belediye encümeni kararı ile anılan aykırılıklar nedeniyle yıkım kararı alındığı, idare mahkemesince ise, organize sanayi bölgelerinde imara ilişkin olarak belediyelerin yetkilerinin bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
4562 sayılı kanun ile organize sanayi bölgelerine tanınan yetki, bu alanda arazinin kullanımı, yapı ve tesislerin projelendirilmesi, inşaası ve kullanımıyla ilgili diğer bütün izinler ve ruhsatların verilmesi ve denetlenmesi ile sınırlı olup, sınırlı olarak tanınan bu yetkinin kullanılabilmesi için de organize sanayi bölgelerinin faaliyete geçmiş olması gerekmektedir.
Dolayısıyla, faaliyete geçmiş bir organize sanayi bölgesinde izinler ve ruhsatların verilmesi ve denetlenmesi dışında dava konusu olayda olduğu gibi bir yapı hakkında yıkım kararı alınması veya imar para cezası verilmesi hususlarında 3194 sayılı kanunun 5.maddesinde belirtilen "ilgili idareler" yetkilidir.
Bu durumda, yukarıda anılan yasal düzenlemeler uyarınca faaliyet geçmiş bir organize sanayi bölgesinde yıkım kararı alma konusunda belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeler yetkili olduğu gibi, ... Organize sanayi bölgesinin, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihten sonra 23.10.2000 günlü 12829 sanayi ve ticaret bakanlığı onayı ile kurulduğu hususu da gözönünde bulundurulduğunda, organize sanayi bölgesinde davalı belediyenin imara ilişkin olarak yetkisi bulunmadığından bahisle dava konusu işlemin iptali yolundaki idare mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, ... İdare mahkemesinin ... Günlü, ... Sayılı kararının bozulmasına, 20.11.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Dan-kar-der; sayı:1

1992 yılında yapı ruhsatı alınan ve 1998 yılında ruhsat yenilemesi isteminde bulunulan ve ruhsat süresi içinde fiilen bitmediği tespit edilmeyen yapıl

Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
ALTINCI DAİRE
2006
3891
2004
5694
14/07/2006
 
KARAR METNİ
1992 yılında yapı ruhsatı alınan ve 1998 yılında ruhsat yenilemesi isteminde bulunulan ve ruhsat süresi içinde fiilen bitmediği tespit edilmeyen yapılar nedeniyle yapı kullanma izninin alınması için yapı ruhsatının yenilenmesine ilişkin işlemlerin 13.7.2001 günlü, 24461 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4708 sayılı yapı denetimi kanunu kapsamında değerlendirilemeyeceği hk.
Danıştay Altıncı Dairesinin 14.7.2006 gün ve E:2004/5694, K:2006/3891 sayılı kararı.
 

Temyiz İsteminde Bulunan : ? Konut Yapı Koop.
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : İzmir Valiliği
İstemin Özeti : İzmir 1. İdare Mahkemesinin 7.4.2004 günlü, E:2003/834, K:2004/299 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi G.Filiz Ercan Aslantaş'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Ahmet Arslan'ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Duruşma yapılmasına gerek görülmedi.
Dava, İzmir, Urla, ? Köyü? mevkii, ? pafta, ? parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 34 adet konut inşaatına yapı kullanma izin belgelerinin düzenlenebilmesi amacıyla yapı ruhsatı verilmesi istemiyle yapılan 16.4.2003 günlü başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; dosyanın incelenmesinden dava konusu konut inşaatları için alınan 13.7.1992 günlü, 114 sayılı inşaat ruhsatının süresinin 13.7.1997 tarihinde sona erdiği, davacı tarafından anılan ruhsatın yenilenmesi istemiyle yapılan 4.6.1998 günlü başvurunun bu süreden çok sonra olduğu ve süresi içinde ruhsat yenilemesi başvurusu yapılmadığı gibi ruhsatın da yenilenmediği anlaşıldığından yapıların ruhsatsız duruma düştüğü, diğer taraftan 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun geçici 2. maddesinde bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 3194 sayılı İmar Kanunu ile 595 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre alınan yapı ruhsatları korunmuş ise de bu durum Yasanın yürürlüğe girdiği tarihte halen güncelliğini koruyan ruhsatlar için geçerli olduğundan uyuşmazlık konusu olayda olduğu gibi, ruhsatsız konuma düşen yapılar için anılan hükmün uygulanamayacağı gerekçesiyle dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmeyerek davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 29. maddesinde "Yapıya başlama müddeti ruhsat tarihinden itibaren iki yıldır. Bu müddet zarfında yapıya başlanmadığı veya yapıya başlanıp da her ne sebeple olursa olsun, başlama müddetiyle birlikte beş yıl içinde bitirilmediği takdirde verilen ruhsat hükümsüz sayılır. Bu durumda yeniden ruhsat alınması mecburidir. Başlanmış inşaatlarda müktesep haklar saklıdır." hükmü yer almıştır.
3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinin 12. maddesinde, "Ruhsat süresi içinde tamamlanması mümkün olamayacağı için beşinci yıl içinde ruhsat yenilemek üzere ilgili idareye başvurarak ruhsat yenilemesi yapılan yapılar hakkında, ruhsat alma tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri uygulanır. İnşaasına 2 yıl içinde başlanmayan veya ruhsat süresi içinde tamamlanmayan ve süresi içinde ruhsat yenilemesi yapılmayan yapılar, ruhsatsız yapı olarak değerlendirilir. Bu yapılar hakkında yeniden ruhsat alma tarihinde yürürlükte bulunan plan ve mevzuat hükümleri uygulanır." aynı Yönetmeliğin Geçici 2. maddesinde ise, "Ruhsat alınarak inşasına başlanan ancak 5 yıllık ruhsat süresi sonunda yapı kullanma izni düzenlenmeyerek İmar Kanununun 29. maddesi uyarınca ruhsatı hükümsüz hale gelen yapılar, ilgililerince yapılan başvurularla ve/veya idarece yerinde ve dosyasında yapılacak inceleme ve araştırmalarla bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde tesbit edilir.
Bu yapılar, ruhsat alındığı tarihteki yönetmelik ve ruhsat eki projeler kapsamında incelenir ve mevzuata uygun olanlara ilk ruhsat alındığı tarihteki yönetmelik hükümlerine göre yeniden yapı ruhsatı düzenlenir ve inşası tamamlanan yapılara yapı kullanma izni verilir.
Bu süre içerisinde tesbiti yapılmayan yapılara Yönetmeliğin 2.9.1999 tarihli ve 23804 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan yönetmelikle değişik 12. Maddesi hükümleri uygulanır."kuralına yer verilmiştir.
13.7.2001 günlü, 24461 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak, yayım tarihinden itibaren otuz gün sonra yürürlüğe giren 4708 sayılı Yapı Denetimi Kanunu ile de " ... can ve mal güvenliğini teminen, imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun kaliteli yapı yapılması için proje ve yapı denetimini sağlamak ve yapı denetimine ilişkin usul ve esasları" nın düzenleneceği amaçlanmış olup anılan Kanunun Geçici 2. maddesinde bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 3194 sayılı İmar Kanunu ile 595 sayılı Yapı Denetimi Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre alınan yapı ruhsatlarının geçerli olduğu hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı Kooperatife, İzmir, Urla İlçesi, ? köyü, ? mevkiinde ? pafta, ? parsel sayılı taşınmaz üzerinde 34 adet konut ve 1 adet sığınak yapılmak üzere 13.7.1992 gün ve 114 sayılı inşaat ruhsatı düzenlendiği, davacı tarafından temel üstü vizesinin verilmesi istemiyle verilen 11.1.1995 günlü dilekçeye, davalı idarece 27.1.1995 gün ve 1090 sayılı yazı ile verilen yanıtta ruhsat tarihinden itibaren 2 yıl içinde yapıya başlanmadığı veya yapıya başlanıp da her ne sebeple olursa olsun başlama müddetiyle birlikte 5 yılda bitirilmediği takdirde verilen ruhsatın hükümsüz sayılacağının bildirildiği, daha sonra davacı tarafından 4.6.1998 tarihli dilekçeyle idareye, ruhsat süresinin bittiğinden bahisle, inşaat ruhsatının yenilenmesi istemiyle başvuruda bulunulduğu, bu başvuruya 7.7.1998 gün ve 5899 sayılı yazıyla, başvurunun sürenin bitiminden sonra yapıldığı, inşaatların ruhsatsız duruma düştüğü mühürleme işleminden sonra istenilen belgelerin getirilmesi durumunda değerlendirme yapılacağı yolunda yanıt verildiği, bundan sonra 17 adet ikili blok (34 bağımsız birim) şeklindeki yapıların bitmiş kullanılır durumda, ayrıca (5.95 x 2.40) m. ebadında saçtan mamul arıtma binasının ruhsatsız olarak yapıldığı ve bitmiş kullanılır durumda olduğunun 21.10.1998 tarihli yapı tatil tutanağıyla tespit edilerek anılan yapıların mühürlendiği, yine aynı tarihte, onanlı imar planında otopark olarak ayrılan alanda trafo binası yapıldığının da tespit edildiği ve aynı tarihli yapı tatil tutanağının düzenlendiği, davacı kooperatif tarafından daha sonra 16.4.2002 tarihli dilekçeyle yapı kullanma izin belgesinin alınabilmesi amacıyla inşaat ruhsatının yenilenmesi istemiyle tekrar başvuruda bulunulduğu, davalı idarenin 6.6.2002 gün ve 5794 sayılı yazısı içinde belirtilen belgelerle başvurulması durumunda başvurunun değerlendirmeye alınacağının belirtilmesi üzerine davacının, belirtilen belgelerle 24.6.2002 tarihinde davalı idareye başvuruda bulunduğu, başvuru üzerine davalı idarenin 31.10.2002 günlü, 11382 sayılı yazısıyla, Bakanlığın 20.5.2002 gün ve 6-7234 sayılı genelgesinden bahisle yapı ruhsatı alındıktan sonra 5 yıl içinde ruhsatı yenilenmeyen ve ruhsatsız konuma düşen yapılar için 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu hükümlerine göre ruhsat yenilenmesinin yapılması gerektiğinin belirtildiği, bu nedenle bu yasaya uygun olarak yazı ekindeki listede yer alan belgelerin istenildiği ve son olarak, davacı tarafından kendilerinin 4708 sayılı Yasa kapsamında olmadıkları, bu nedenle yapı kullanma izin belgesinin düzenlenebilmesi amacıyla yapı ruhsatının verilmesi istemiyle yapılan başvurunun yanıt verilmemesi suretiyle reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, davacı kooperatifin 4708 sayılı Yapı Denetimi Kanununun yürürlüğe girmesinden önce 13.7.1992 günlü, 114 sayılı yapı ruhsatı ve 4.6.1998 tarihli ruhsat yenileme başvurusu mevcut olup davalı idarece dava konusu yapıların ruhsat süresi içinde bitmediğine dair herhangi bir tespitin bulunmadığı, 21.10.1998 günlü yapı tatil tutanağında da 5 yıllık ruhsat süresinin dolduğu belirtilmekle birlikte inşaatların bitmiş, kullanılır durumda olduğunun tespit edildiği, uyuşmazlığın esasen yapı kullanma izninin alınması aşamasında inşaatı tamamlanmış yapılar için Yapı Denetim Kanunu hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususundan kaynaklandığı görülmektedir.
Sonuç olarak, 1992 yılında yapı ruhsatı alınan ve 1998 yılında yapı ruhsatı yenilemesi isteminde bulunulan ve ruhsat süresi içinde fiilen bitmediği tespit edilmeyen yapılar nedeniyle yapı kullanma izninin alınması için yapı ruhsatının yenilenmesine ilişkin işlemlerin 4708 sayılı Yapı Denetimi Kanunu kapsamında olduğunu kabule olanak bulunmadığından davalı idarece tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu itibarla dava konusu işlemin iptali gerekeceğinden aksi yöndeki mahkeme kararında isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle İzmir 1. İdare Mahkemesinin 7.4.2004 günlü, E:2003/834, K:2004/299 sayılı kararının BOZULMASINA, 20,60 YTL karar harcı ile fazladan yatırılan 15,30 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 14.7.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

3194 sayılı imar kanununun 31.maddesinde yer alan "inşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir." hükmünün yapının daha önceki bir tarihte

Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
ALTINCI DAİRE
2006
2995
2004
2879
07/06/2006
 
KARAR METNİ
3194 sayılı imar kanununun 31.maddesinde yer alan "inşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir." hükmünün yapının daha önceki bir tarihte bittiğinin ilgililer tarafından, maddi belgelerle iptaline engel olmadığı hk.
Danıştay Altıncı Dairesinin 7.6.2006 gün ve E.2004/2879, K:2006/2995 sayılı kararı.
 
 

Temyiz İsteminde Bulunan : ? Motor San. ve Tic. A.Ş.
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : Bornova Belediye Başkanlığı-İZMİR
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : İzmir 2. İdare Mahkemesinin 28.1.2004 günlü, E:2003/910, K:2004/67 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Şule Tataroğlu'nun Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Tülin Özgenç'in Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, İzmir, Bornova, ? pafta, ? ada, ? parsel sayılı taşınmazdaki yapılara cezalı ruhsat verilmesi istemli başvurunun 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanuna göre başvurulması halinde değerlendirilebileceği yolundaki 7.5.2003 günlü, 953 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, davacı ilave inşaat ruhsatı aldığı tarihten sonra temel üstü vizesi yapılması isteminin reddi yolundaki 15.1.1998 günlü işlemin iptali istemiyle dava açmadığından uyuşmazlıkta ruhsat tarihinden iki yıl içinde inşaata başlanıp başlanmadığı hususunun sonuca etkili olmadığı, ruhsat tarihinden itibaren 5 yıl geçtikten sonra ilave ruhsata dayalı tüm inşaatların ruhsatsız konuma düştüğü, 4708 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra 2.9.2002 günü yapılan ruhsat isteminin yeni mevzuat hükümlerine tabi bulunduğu yolundaki işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun 29. maddesinde "Yapıya başlama müddeti ruhsat tarihinden itibaren iki yıldır. Bu müddet zarfında yapıya başlanmadığı veya başlanıp da ne sebeple olursa olsun, başlama müddetiyle birlikte beş yıl içinde bitirilmediği takdirde verilen ruhsat hükümsüz sayılır. Bu durumda yeniden ruhsat alınması mecburidir. Başlanmış inşaatlarda müktesep haklar saklıdır.
Ruhsat yenilenmesine ve plan tadili sırasında ayrıca harç alınmaz. Ancak inşaat sahasında artış, bağımsız bölümlerin brüt alanında veya niteliğinde değişme olması halinde yeniden hesaplanacak harçtan evvelce ödenen harç tutarı tenzil edilir. Yeni durumda hesaplanan harç tutarında azalma olması halinde iade yapılmaz. Diğer kanunlardaki muafiyet hükümleri saklıdır.."hükmü getirilmiştir.
3030 sayılı Kanun Kapsam Dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinin 12. maddesinde "Ruhsat süresi içinde tamamlanması mümkün olmayacağı için beşinci yıl içinde ruhsat yenilemek üzere ilgili idareye başvururak ruhsat yenilemesi yapılan yapılar hakkında, ruhsat alma tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin uygulancağı, inşasına 2 yıl içinde başlanmayan veya ruhsat süresi içinde tamamlanmayan ve süresi içinde ruhsat yenilemesi yapılmayan yapıların, ruhsatsız yapı olarak değerlendirilleceği, bu yapılar hakkında yeniden ruhsat alma tarihinde yürürlükte bulunan plan ve mevzuat hükümleri uygulanacağı hükmüne , aynı Yönetmeliğin Geçici 2. maddesinde de , ruhsat alınarak inşasına başlanan ancak 5 yıllık ruhsat süresi sonunda yapı kullanma izni düzenlenmeyerek İmar Kanunu'nun 29. Maddesi uyarınca ruhsatı hükümsüz hale gelen yapıların, ilgililerince yapılan başvurularla ve/veya idarece yerinde ve dosyasında yapılacak inceleme ve araştırmalarla bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde tespit edileceği, bu yapıların, ruhsat alındığı tarihteki yönetmelik ve ruhsat eki projeler kapsamında inceleneceği ve mevzuata uygun olanlara ilk ruhsat alındığı tarihteki yönetmelik hükümlerine göre yeniden yapı ruhsatı düzenleneceği ve inşası tamamlanan yapılara yapı kullanma izni verileceği hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden,dava konusu taşınmaz üzerinde 4 grup yapı bulunduğu, bunlardan 1. grupta yer alan fabrika binasının imar affından yararlanarak ruhsata bağlandığı, 2. grup yapıların 220m2 atölye,132m2 ilave atölye, 71m2 kalorifer dairesi, (216+400m2) ilave atölye, 2850m2 yapı olduğu, bu yapılar için 5.1.1993 tarihinde ek ruhsat alındığı, 3. grup yapıların ruhsatsız olduğu,yine ruhsatsız olarak yapılan 4. grup yapıların davacı tarafından yıkıldığı, davacının 2. grupta yer alan yapılarına ruhsat tarihinden itibaren 2 yıl içinde temel üstü vizesi için başvurmadığından bahisle vizenin yapılmadığı, idarece ruhsatsız yapılan 3. ve 4. gruptaki yapılarla, beş yıl içinde bitirilmediğinden ruhsatının hükümsüz hale geldiğinden bahisle 2. grup yapılar için 5.11.2001 gününde yapı tatil tutanağı düzenlendiği,davacının bu kez ruhsatsız yaptığı 3. grup yapılar için 2.9.2002 tarihinde idare kayıtlarına geçen başvurusu ile cezalı ruhsat verilmesini istediği, davacının 20.9.2002 tarihli olup davalı idare kayıtlarına geçip geçmediği belli olmayan Bornova Belediyesi İmar Müdürlüğüne hitaben yazılan dilekçede de yapı tatil tutanağının yeniden gözden geçirilerek imar affı kapsamında olup ilave ruhsatı bulunan yapıların tutanağın dışında tutulmasını, ruhsatsız yapıların da ruhsata bağlanması ile ilgili işlemler yapılmasını, bunun dışındaki yapılar ise yıkıldığından yerinde tespit yapılarak tutanağın düzeltilmesini istediği, davalı idarenin de 2.9.2002 günlü dilekçeyi ilgi tutarak ruhsat tarihinden itibaren 5 yıl geçtikten sonra ilave ruhsata dayalı tüm inşaatların ruhsatsız konuma düştüğü, 4708 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılan başvurunun bu kanun hükümlerine tabi olduğundan bahisle istemi reddettiği anlaşılmaktadır.
İdare Mahkemesi ise temyize konu kararının davanın özeti kısmında davanın konusunu 5.11.2001 günlü yapı tatil tutanağı ile mühürlenen 12.30x4.60 metre, 12.50x5.00 metre ebadında döküm işleme bölümü, 3x86 metre ebadında depo ve montaj binası arası çelik konstrüksiyon ilave, 5.1x30.31 metre kağıt deposu ve 5.07x9.07 metre ebadındaki su deposuna cezalı ruhsat verilmesi isteminin reddine ilişkin işlem olarak aldığı halde kararda ilave inşaat ruhsatı alınan ve ruhsatlı olarak inşasına başlanan davacının 2. grup olarak nitelendirdiği yapıları esas alarak hüküm kurduğu görülmektedir.
Bu durumda yukarıda yapılan anlatımın ışığı altında konu incelendiğinde gerek davalı idarenin işleminde gerek davacının dava dilekçesinde gerekse İdare Mahkemesi kararında davacının ruhsatsız olarak inşaa edip cezalı ruhsata bağlanmasını istediği yapılar ile ilave ruhsat alıp ancak iki yıl içinde inşaata başlamadığı ve beş yıl içinde bitirilmediği nedeniyle ruhsatsız hale geldiği ileri sürülen yapıların karıştırıldığı anlaşılmaktadır. Oysaki iki tür yapının hukuki değerlendirmelerinin farklı hükümlere dayalı olacağı, bunun sonucunda da farklı hükümlerin verilebileceği açıktır.
Bu itibarla öncelikle uyuşmazlığın hangi yapılara ilişkin olduğunun mahkemece saptanması gerekmektedir.Ruhsatsız yapıların ruhsat verme aşamasında yürürlükte olan mevzuat ve plan hükümlerine göre değerlendirileceği tabidir.İlave ruhsatı olan yapılarda ise davacı 3 yıllık sürede bu yapıları tamamladığını ancak temel üstü vizesinde sorun olduğundan yapı kullanma izin belgesini alamadığını iddia etmektedir
Dairemizin süregelen kararlarına göre temel üstü vizesinin olmaması yapıya başlanmadığı anlamına gelmemektedir. Öte yandan her ne kadar 3194 sayılı İmar Kanununun 31.maddesinde, "inşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir" hükmü yer almış ise de, bu hüküm hukuken doğacak ihtilafları önlemeye yönelik olup yapı kullanma izni alınmasından sonra hukuki sorumluluğun ve hakların doğacağına ilişkin bir düzenlemedir. Diğer bir anlatımla yapı kullanma izin belgesi binanın hukuken en son bittiği tarihi gösteren bir belgedir.Yapının ilgililer tarafından daha önceki bir tarihte bittiğinin maddi belgelerle ispatı hukuken olanaklıdır.
Bu durumda İdare Mahkemesince yukarıda belirtilen hususlar ve metni yazılı yasa ve yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yeniden karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle temyize konu İzmir 2. İdare Mahkemesinin 28.1.2004 günlü, E:2003/910, K:2004/67 sayılı kararının BOZULMASINA, 20.60 YTL karar harcı ile fazladan yatırılan 15,30 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 7.6.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Tevhit ve ifrazın, 3194 sayılı yasanın 18. Maddesinin uygulandığından bahisle re'sen yapılamayacağı hk.Cafer Ergen

Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
ALTINCI DAİRE
2006
598
2005
6177
15/02/2006
 
KARAR METNİ
Tevhit ve ifrazın, 3194 sayılı yasanın 18. Maddesinin uygulandığından bahisle re'sen yapılamayacağı hk.
Danıştay Altıncı Dairesinin 15.2.2006 gün ve E:2005/6177, K:2006/598 sayılı kararı.
 

Temyiz İsteminde Bulunan: ? Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş.
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : Manisa Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ?
Davalı İdare Yanında Davaya Katılan: ?
Vekili : Av. ?
İstemin Özeti : Manisa İdare Mahkemesinin 20.7.2005 günlü, E:2005/60, K:2005/848 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Davalı İdare Yanında Davaya Katılanın Savunmasının Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi E. Emel Çelik'in Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden, dava konusu işlemin parselasyon değil ifraz ve tevhid niteliğinde bir işlem olduğu anlaşıldığından, davacının muvafakatı olmaksızın tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın reddine ilişkin mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sedat Larlar'ın Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden, Manisa İli, ? pafta, ?ada, ? sayılı parselin sahibi ile ? sayılı parselin hissedarlarının başvurusu üzerine, sadece iki parseli kapsayacak şekilde tesis edilen işlemin, parselasyon değil ifraz ve tevhit işlemi olduğu, bu nedenle, taşınmaz sahiplerinin tamamının muvafakatı sağlanarak yapılması gereken tevhit ve ifraz işleminin, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesinin uygulandığından bahisle re'sen gerçekleştirilmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığından, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacının hissedarı olduğu Manisa İli, ? pafta, ? ada, ? sayılı parselin bulunduğu alanda 3194 sayılı İmar Kanununun 18.maddesi uyarınca parselasyon işlemi yapılmasına ilişkin 30.11.2004 günlü, 921 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, 1 ve 2 sayılı parseller dışındaki parsellerin tamamının son imar planına göre tevhit, ifraz ve yola terkleri yapıldığından parselasyon yapılabilecek sadece bu parsellerin kaldığı, davacıdan düzenleme ortaklık payı alınmadığı, yola giden yerler için uygulama talep eden ?'ın bağış yaptığı, imar planı değişikliği ile yolların genişletildiği,. bu plan değişikliğinin parselasyon işlemine dayanak teşkil ettiği, parsel sahiplerinin % 51'inden fazlasının istemi üzerine mevzuat gereği uygulama yapılabileceği sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Parselasyon işlemlerine ilişkin genel düzenlemeler içeren İmar Kanununun 18.Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi Ve Arsa Düzenlemesi İle İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5.maddesinin üç ve dördüncü fıkralarında, belirlenen düzenleme sahasının bir müstakil imar adasından daha küçük olamayacağı, ancak imar adasının büyük bir kısmının imar mevzuatına uygun bir şekilde teşekkül etmiş olması nedeniyle yeniden düzenlenmesine ihtiyaç bulunmaması ve diğer kısmında bir kaç taşınmaz malın tevhit ve ifraz yoluyla imar planı ve imar mevzuatına uygun imar parsellerinin elde edilmesinin mümkün olduğu hallerde, adanın geri kalan kadastro parsellerinin müstakil bir imar düzenlemesine konu teşkil edebileceği öngörülmüş, aynı Yönetmeliğin İfraz ve Tevhit işlemleri başlıklı 15.maddesinde ise, arazi ve arsa düzenlemesi yapılmış imar adalarındaki bir veya birkaç parselde, meskun alanlardaki kadastro parsellerinde, maliklerin müracaatı üzerine imar planı ve mevzuatına uygun olmak şartıyla ifraz ve tevhit işlemleri yapılabileceği kurala bağlanmıştır.
Yukarıda içeriği yazılı yönetmelik hükümlerine göre parselasyon işleminin en az bir ada bazında yapılması ve düzenleme sınırının anılan yönetmelikte belirtilen şekilde geçirilmesi gerektiği, istisna olarak adanın bir kısmının imar mevzuatına uygun teşekkül etmesi durumunda adanın geri kalan kadastro parsellerinin parselasyon işlemine konu olabileceği açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlığa konu bölgede imar planı değişikliği ile yollar genişletildiğinden ikinci defa parselasyon işlemi yapılması gereğinin doğduğu, ancak 1186 ada, 1 sayılı parselin maliki ile 2 sayılı parselin diğer hissedarının başvurusu üzerine sadece bu iki parseli kapsayacak şekilde tesis edilen işlemin parselasyon değil ifraz ve tevhit işlemi niteliğinde olduğu, parselasyon krokisinden adanın diğer kısımlarında plana uygunluğun sağlanmadığı anlaşılmıştır.
Bu nedenle, taşınmaz sahiplerinin tamamının muvafakatı sağlanarak yapılması gereken tevhit ve ifraz işleminin 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinin uygulandığından bahisle re'sen gerçekleştirilmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığından, adadaki diğer parsellerin plana uygunluğunun sağlanıp sağlanmadığı konusunda yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak karar verilmesi gerektiğinden, İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Manisa İdare Mahkemesinin 20.7.2005 günlü, E:2005/60, K:2005/848 sayılı kararının bozulmasına, 22,9 YTL. karar harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 15.2.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-DER; SAYI:113)

2008 yılı avukatlık asgari ücret tarifesi. Cafer Ergen imar hukukçusu idari yargı uzmanı

Anasayfaya dönmek için tıklayın











AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ

GENEL HÜKÜMLER

Konu ve kapsam

MADDE 1 – (1) Bütün hukuki yardımlarda avukat ile iş sahipleri arasında geçerli ücret sözleşmesi yapılmamış olan veya avukatlık ücretinin kanun gereği karşı tarafa yükletilmesi gereken durumlarda, Avukatlık Kanunu ve bu Tarife hükümleri uygulanır. Bu Tarifede belirlenen ücretlerin altında avukatlık ücreti kararlaştırılamaz. Aksine yapılan sözleşmelerin ücrete ilişkin hükümleri geçersiz olup, ücrete ilişkin olarak bu tarife hükümleri uygulanır.

Avukatlık ücretinin kapsadığı işler

MADDE 2 – (1) Bu Tarifede yazılı avukatlık ücreti kesin hüküm elde edilinceye kadar olan dava, iş ve işlemler ücreti karşılığıdır. Avukat tarafından takip edilen dava veya işle ilgili olarak düzenlenen dilekçe ve yapılan diğer işlemler ayrı ücreti gerektirmez. Hükümlerin tavzihine ilişkin istemlerin ret veya kabulü halinde de avukatlık ücretine hükmedilemez.

(2) Buna karşılık, icra takipleriyle, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay ve Sayıştay’da temyizen ve bölge idare mahkemelerinde itirazen görülen işlerin duruşmaları ayrı ücreti gerektirir.

Avukatlık ücretinin aidiyeti, sınırları ve ortak veya değişik sebeple davanın reddinde davalıların avukatlık ücreti

MADDE 3 – (1) Yargı yerlerince avukata ait olmak üzere karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücreti, ekli Tarifede yazılı miktardan az ve üç katından çok olamaz. Bu ücretin belirlenmesinde, avukatın emeği, çabası, işin önemi niteliği ve davanın süresi göz önünde tutulur.

(2) Müteselsilen sorumlu olanlar aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.

Birden çok avukat ile temsil

MADDE 4 – (1) Aynı hukuki yardımın birden çok avukat tarafından yapılması durumunda, karşı tarafa bir avukatlık ücretinden fazlası yükletilemez.

Ücretin tümünü hak etme

MADDE 5 – (1) Hangi aşamada olursa olsun, dava ve icra takibini kabul eden avukat, Tarife hükümleri ile belirlenen ücretin tamamına hak kazanır.

Davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulhte ücret

MADDE 6 – (1) Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur.

Görevsizlik, yetkisizlik, dava ön şartlarının yokluğu veya husumet nedeniyle davanın reddinde, davanın nakli ve açılmamış sayılmasında ücret

MADDE 7 – (1) Görevsizlik, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce karar verilmesi durumunda, Tarifede yazılı ücretin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonraki aşamada ise tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez.

(2) Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.

(3) Kanunlar gereği gönderme, yeni mahkemeler kurulması nedeniyle görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi durumunda avukatlık ücretine hükmedilmez.

Karşılık davada, davaların birleştirilmesinde ve ayrılmasında ücret

MADDE 8 – (1) Bir davanın takibi sırasında karşılık dava açılması, başka bir davanın bu davayla birleştirilmesi veya davaların ayrılması durumunda, her dava için ayrı ücrete hükmolunur.

Nafaka, kira tespiti ve tahliye davalarında ücret

MADDE 9 – (1) Tahliye davalarında bir yıllık kira bedeli tutarı, kira tespiti ve nafaka davalarında tespit olunan kira bedeli farkının veya hükmolunan nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden Tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanacak miktarın tamamı, vekalet ücreti olarak hükmolunur. Bu miktarlar, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenmiş bulunan ücretten az olamaz.

(2) Nafaka davalarında reddedilen kısım için avukatlık ücretine hükmedilemez.

Manevi tazminat davalarında ücret

MADDE 10 – (1) Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.

(2) Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.

(3) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.

İcra ve iflas müdürlükleri ile icra mahkemelerinde ücret

MADDE 11 – (1) İcra ve İflas Müdürlüklerindeki hukuki yardımlara ilişkin avukatlık ücreti, takip sonuçlanıncaya kadar yapılan bütün işlemlerin karşılığıdır. Konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Şu kadar ki asıl alacak miktarı 1.250,00 YTL’ye kadar olan icra takiplerinde avukatlık ücreti Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde icra dairelerindeki takipler için öngörülen maktu ücrettir. Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez.

(2) Aciz belgesi alınması, takibi sonuçlandıran işlemlerden sayılır. Bu durumda avukata tam ücret ödenir.

(3) İcra mahkemelerinde duruşma yapılırsa Tarife gereğince ayrıca avukatlık ücreti hükmedilir. Şu kadar ki bu ücret, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünün iki ve üç sıra numaralarında gösterilen iş ve davalarla ilgili hukuki yardımlara ilişkin olup, Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenecek avukatlık ücreti bu sıra numaralarında yazılı miktarları geçemez.

(4) Nafaka ve tahliyeye ilişkin icra takiplerinde, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümündeki, icra mahkemelerinde açılan istihkak davalarında ise üçüncü kısımdaki ücretlere hükmedilir.

(5) Borçlu itiraz süresi içerisinde borcunu öderse tarifeye göre belirlenecek ücretin dörtte üçü takdir edilir.

Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret

MADDE 12 – (1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi, onuncu maddenin son fıkrası ile onbirinci maddenin ilk fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Belirlenen bu ücret Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz.

Ceza davalarında ücret

MADDE 13 – (1) Kamu davasına katılma üzerine, mahkumiyete karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine Tarifenin ikinci kısım ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir.

(2) Ceza hükmü taşıyan özel yasa, tüzük ve kararnamelere göre yalnız para cezasına hükmolunan davalarda tarifeye göre belirlenecek avukatlık ücreti hükmolunan para cezası tutarını geçemez.

(3) CMK 141 ve devamı maddelerine göre tazminat için Ağır Ceza Mahkemelerine yapılan başvurularda, Tarifenin üçüncü kısmı gereğince avukatlık ücretine hükmedilir. Şu kadar ki, hükmedilecek bu ücret ikinci kısmın ikinci bölümünün onuncu sıra numarasındaki ücretten az olamaz.

(4) Çocuk mahkemelerinde görülen davalarda, asliye ceza; çocuk ağır ceza mahkemelerinde görülen davalarda da ağır ceza mahkemeleri için Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde öngörülen maktu ücretlere ilişkin hükümler uygulanır.

(5) Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir.

Danıştayda, Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde görülen dava ve işlerde ücret

MADDE 14 – (1) Danıştay’da ilk derecede veya duruşmalı olarak temyiz yoluyla görülen dava ve işlerde, idari ve vergi dava daireleri genel kurulları ile dava dairelerinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde davaya cevap verme sürelerinin bitimine kadar anlaşmazlığın feragat ya da kabul nedenleriyle ortadan kalkması veya bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi durumunda tarifede yazılı ücretin yarısına, diğer durumlarda tamamına hükmedilir.

(2) Şu kadar ki, dilekçelerin görevli mercie gönderilmesine veya dilekçenin reddine karar verilmesi durumunda avukatlık ücretine hükmolunmaz.

(3) Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde görülen dava ve işlerde de yukarıdaki fıkralarda belirtilen hükümler uygulanır.

Uzlaşma tutanağının hazırlanmasında ücret

MADDE 15 – (1) Avukatlık Kanununun 35/A maddesinde sözü edilen uzlaşma tutanağının hazırlanmasında, konusu itibarıyla görevli mahkemeler için, bu Tarifenin ilgili kısımlarında belirlenen ücretin 1/2 si uygulanır.

Tahkimde ücret

MADDE 16 – (1) Hakem önünde yapılan her türlü hukuki yardımlarda da bu Tarife hükümleri uygulanır.

İş takibinde ücret

MADDE 17 – (1) Bu Tarifeye göre iş takibi; yargı yetkisinin kullanılması ile ilgisi bulunmayan iş ve işlemlerin yapılabilmesi için, iş sahibi veya temsilci tarafından yerine getirilmesi kanunlara göre zorunlu olan iş ve işlemlerdir.

(2) Tarifede yazılı iş takibi ücreti bir veya birden çok resmi daire, kurum veya kuruluşça yapılan çeşitli işlemleri içine alsa bile, o işin sonuçlanmasına kadar yapılan bütün hukuki yardımların karşılığıdır.

Dava vekili ve dava takipçileri eliyle takip olunan işlerde ücret

MADDE 18 – (1) Dava vekilleri tarafından takip olunan dava ve işlerde de bu Tarife uygulanır.

(2) Dava takipçileri tarafından takip olunan dava ve işlerde bu Tarifede belirtilen ücretin 1/4 ü uygulanır.

Tarifede yazılı olmayan işlerde ücret

MADDE 19 – (1) Tarifede yazılı olmayan hukuki yardımlar için, işin niteliği göz önünde tutularak, Tarifedeki benzeri işlere göre ücret belirlenir.

Uygulanacak tarife

MADDE 20 – (1) Avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınır.

Yürürlük

MADDE 21 – (1) Bu Tarife yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

AVUKATLIK ÜCRET TARİFESİ



BİRİNCİ KISIM

BİRİNCİ BÖLÜM

Dava ve Takiplerin Dışındaki Hukuki Yardımlarda Ödenecek Ücret

1. Büroda sözlü danışma (ilk bir saate kadar) 110,00 YTL

takip eden her saat için 55,00 YTL

2. Çağrı üzerine gidilen yerde sözlü danışma (ilk bir saate kadar) 220,00 YTL

takip eden her saat için 110,00 YTL

3. Yazılı danışma için 230,00 YTL

4. Her türlü dilekçe yazılması, ihbarname, ihtarname, protesto 130.00 YTL

düzenlenmesinde

5. Sözleşmeler ve benzeri belgelerin hazırlanması

a) Kira sözleşmesi ve benzeri 220,00 YTL

b) Tüzük, yönetmelik, miras sözleşmesi, vasiyetname, vakıf senedi ve 650,00 YTL

benzeri belgelerin hazırlanması

c) Şirket ana sözleşmesi, şirketlerin devir ve birleşmesi vb. ticari işlerle 650,00 YTL

ilgili sözleşmeler



İKİNCİ BÖLÜM

İş Takibi Konusundaki Hukuki Yardımlarda Ödenecek Ücret

1. Bir durumun belgelendirilmesi, ödeme aşamasındaki paranın tahsili veya 160,00 YTL

bir belgenin örneğinin çıkarılması gibi işlerin takibi için

2. Bir hakkın doğumu, tespiti, tescili, nakli, değiştirilmesi, sona erdirilmesi 270,00 YTL

veya korunması gibi amaçlarla yapılan işler için

3. Tüzel kişi tacirlerin ana sözleşmelerinin onanması, bu tacirlerin çalışma 1.100,00 YTL

konuları ile ilgili ruhsat ve imtiyazların alınması, devri ve Türk

vatandaşlığına kabul edilme gibi işlerin takibi için

4. Vergi uzlaşma komisyonlarında takip edilen işler için 500,00 YTL

5. Uluslararası yargı yerlerinde takip edilen işlerde

a) Duruşmasız ise 2.200,00 YTL

b) Duruşmalı ise 3.850,00 YTL

c) Konusu para olan işlerde ise ücret Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Avukatlık Kanununun 35 inci Maddesi Gereğince Bulundurulması Zorunlu Sözleşmeli

Avukatlara Aylık Ödenecek Ücret

1. Yapı kooperatiflerinde 400,00 YTL

2. Anonim şirketlerde 660,00 YTL

Takip edilen dava, takip ve işlerde tarifeye göre hesaplanacak vekalet ücreti yıllık avukatlık

ücretinin üzerinde olduğu takdirde aradaki eksik miktar avukata ayrıca ödenir.



DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

1. Kamu Kurum ve Kuruluşlarıyla Özel Kişi ve Tüzel Kişilerin Sözleşmeli 660,00 YTL

Avukatlarına Ödeyecekleri Aylık Avukatlık Ücreti

Takip edilen dava, takip ve işlerde tarifeye göre hesaplanacak vekalet ücreti yıllık avukatlık

ücretinin üzerinde olduğu takdirde aradaki eksik miktar avukata ayrıca ödenir.



İKİNCİ KISIM

BİRİNCİ BÖLÜM

Yargı Yerlerinde, İcra ve İflas Dairelerinde Yapılan ve Konusu Para Olsa veya Para ile Değerlendirilebilse Bile Maktu Ücrete Bağlı Hukuki Yardımlara Ödenecek Ücret

1. Görülmekte olan bir dava içinde olmamak koşulu ile ihtiyati haciz, ihtiyati

tedbir, delillerin tespiti, icranın geri bırakılması, ödeme ve tevdi yeri

belirlenmesi işleri için:

a) Duruşmasız ise 140,00 YTL

b) Duruşmalı ise 190,00 YTL

2. Ortaklığın giderilmesi için satış memurluğunda yapılacak işlerin 250,00 YTL

takibi için

3. Ortaklığın giderilmesi ve taksim davaları için 440,00 YTL

4. Vergi mahkemelerinde takip edilen dava ve işler için

a) Duruşmasız ise 390,00 YTL

b) Duruşmalı ise 550,00 YTL

(Şu kadarki, davanın ilişkin bulunduğu vergi miktarı duruşmasızlarda 3.250,00 YTL, duruşmalılarda 4.580,00 YTL’ sine kadar olan işlerde yukarıdaki maktu ücretlerin 1/2’sinden az olmayacak şekilde tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücreti belirlenir.)

İKİNCİ BÖLÜM

Yargı Yerleri ile İcra ve İflas Dairelerinde Yapılan ve Konusu Para Olmayan veya Para ile Değerlendirilemeyen Hukuki Yardımlara Ödenecek Ücret

1. İcra dairelerinde yapılan takipler için 140,00 YTL

2. İcra Mahkemelerinde takip edilen işler için 140,00 YTL

3. İcra Mahkemelerinde takip edilen dava ve duruşmalı işler için 250,00 YTL

4. İcra mahkemelerinde takip edilen ceza işleri için 140,00 YTL

5. Ceza soruşturma evresinde takip edilen işler için 220,00 YTL

6. Sulh mahkemelerinde takip edilen davalar için 275,00 YTL

7. Asliye mahkemelerinde takip edilen davalar için 500,00 YTL

8. Tüketici mahkemelerinde takip edilen davalar için 220,00 YTL

(Şu kadarki müddeabihi 1850,00 YTL geçen işlerde, bu tarifenin üçüncü kısmına göre Avukatlık ücreti belirlenir.)

9. Fikri ve sınai haklar mahkemelerinde takip edilen davalar için 1.200,00 YTL

(Şu kadarki, konusu para ile ölçülebilen işlerde, müddeabihin 10000,00 YTL geçmesi halinde, bu tarifenin üçüncü kısmına göre Avukatlık ücreti belirlenir)

10. Ağır Ceza Mahkemelerinde takip edilen davalar için 1.100,00 YTL

11. Çocuk Mahkemelerinde takip edilen davalar için 500,00 YTL

12. Çocuk Ağır Ceza Mahkemelerinde takip edilen davalar için 1.100,00 YTL

13. Askeri mahkemelerde takip edilen davalar için 550,00 YTL

14. İdare ve vergi mahkemelerinde takip edilen davalar için

a) Duruşmasız ise 350,00 YTL

b) Duruşmalı ise 450,00 YTL

15. Yargıtay’da ilk derecede görülen davalar için 1.100,00 YTL

16. Danıştay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde ilk derecede görülen

davalar için

a) Duruşmasız ise 500,00 YTL

b) Duruşmalı ise 1.100,00 YTL

17. Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay ve Sayıştay’da temyiz yolu ile 550,00 YTL

görülen işlerin duruşması için

18. Uyuşmazlık Mahkemesindeki davalar için 550,00 YTL

19. Anayasa Mahkemesinde görülen dava ve işler için

a) Yüce Divan sıfatı ile bakılan davalar 1.650,00 YTL

b) Diğer dava ve işler 900,00 YTL



ÜÇÜNCÜ KISIM

Yargı Yerleri ile İcra ve İflas Dairelerinde Yapılan ve Konusu Para Olan veya Para ile Değerlendirilebilen Hukuki Yardımlara Ödenecek Ücret

1. İlk 15.000,00 YTL için % 12

2. Sonra gelen 25.000,00 YTL için % 10

3. Sonra gelen 50.000,00 YTL için % 8

4. Sonra gelen 140.000,00 YTL için % 6

5. Sonra gelen 370.000,00 YTL için % 4

6. Sonra gelen 550.000,00 YTL için % 2

7. Sonra gelen 950.000,00 YTL için % 1

8. 2.000.000,00 YTL’dan yukarısı için % 0,1

10 Aralık 2007 Pazartesi

MESLEKİ YETERLİLİK KURUMU UZMANLIĞI İLE UZMAN YARDIMCILIĞI ATAMA, GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ Cafer ergen

 
MESLEKİ YETERLİLİK KURUMU UZMANLIĞI İLE UZMAN YARDIMCILIĞI ATAMA, GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ
 
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar
             Amaç
             MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı, Mesleki Yeterlilik Kurumu Uzmanlığına ve Uzman Yardımcılığına atanacaklarda aranacak niteliklerin, uzman yardımcılığı giriş ve yeterlik sınavlarının yapılma esas ve usullerinin, uzman ve uzman yardımcılarının eğitilmeleri ile görev, yetki ve sorumluluklarının düzenlenmesidir.
             Kapsam
             MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik Mesleki Yeterlilik Kurumunda istihdam edilecek Mesleki Yeterlilik Kurumu Uzmanları ile Uzman Yardımcıları hakkında uygulanır.
             Dayanak
             MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik 21/9/2006 tarihli ve 5544 sayılı Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanununun 24 üncü maddesi hükümlerine dayanılarak hazırlanmıştır.
             Tanım
             MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte yer alan;
             a) Başkan: Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanını,
             b) Genel Kurul: Mesleki Yeterlilik Kurumu Genel Kurulunu,
             c) İŞKUR: Türkiye İş Kurumunu,
             ç) Kanun: 21/9/2006 tarihli ve 5544 sayılı Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanununu,
             d) Kurum: Mesleki Yeterlilik Kurumunu,
             e) KPDS: Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavını,
             f) KPSS: Kamu Personeli Seçme Sınavını,
             g) Tez: Mesleki Yeterlilik Kurumu uzman yardımcılarının hazırlayacakları tezi,
             ğ) Uzman: Mesleki Yeterlilik Kurumu Uzmanını,
             h) Uzman Yardımcısı: Mesleki Yeterlilik Kurumu Uzman Yardımcısını,
             ı) Giriş Sınavı: Mesleki Yeterlilik Kurumu Uzman Yardımcılığı giriş sınavını,
             i) Yeterlik Sınavı: Mesleki Yeterlilik Kurumu Uzman Yardımcılığı yeterlik sınavını,
             j) Yönetim Kurulu: Mesleki Yeterlilik Kurumu Yönetim Kurulunu
             ifade eder.
 
İKİNCİ BÖLÜM
Giriş Sınavı
 
             Giriş sınavı ve sınavın niteliği
             MADDE 5 – (1) Uzman yardımcısı alımı için giriş sınavı açılmasına ve kaç personel alınacağına açık pozisyon ve ihtiyaç durumuna göre Yönetim Kurulu karar verir. Mülakat şeklinde yapılacak olan giriş sınavı adaylara bildirilen yer ve zamanda yapılır.
             Sınava katılma şartları
             MADDE 6 – (1) Giriş sınavına katılabilmek için adayların aşağıda yer alan şartları taşımaları gerekmektedir.
             a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde yer alan genel şartları taşımak,
             b) Hukuk, siyasal bilgiler, iktisadî ve idarî bilimler, mimarlık ve mühendislik fakülteleri ile meslekî teknik eğitim fakültelerinden yurt içinde veya Yükseköğretim Kurulunca denkliği kabul edilmiş yurt dışındaki en az dört yıllık fakültelerden veya yüksek okullardan mezun olmak,
             c) Sınavın yapıldığı yılın Ocak ayının ilk günü itibariyle otuz yaşını doldurmamış olmak,
             ç) İngilizce dili için KPDS’den en az 70 puan almış olmak veya KPSS’nin İngilizce bölümünden en az 50 soruyu doğru cevaplamış olmak,
             d) Görevini devamlı yapmasına engel olabilecek akıl hastalığı bulunmamak.
             Giriş sınavı duyurusu
             MADDE 7 – (1) Sınava katılma şartları, münhal pozisyon sayısı, her münhal pozisyon için istenen eğitim durumu, başvuruda istenecek belgeler ile gerekli görülen diğer koşullar İŞKUR’a bildirilir.
             Başvuru belgeleri
             MADDE 8 – (1) İŞKUR tarafından Kuruma gönderilen adaylar, Kurumdan temin ederek dolduracakları başvuru formuna aşağıdaki belgeleri eklerler:
             a) Nüfus cüzdanının sureti veya fotokopisi,
             b) 2 adet vesikalık fotoğraf,
             c) Mezuniyet belgesinin aslı, sureti veya fotokopisi,
             ç) KPSS ve KPDS sonuç belgesinin Kurum tarafından onaylanmış fotokopisi,
             d) El yazısıyla yazılmış özgeçmişi.
             (2) Başvuru tarihinde mezun olmayan adayların, mezuniyet belgesi yerine son sınıfta olduklarını gösterir öğrenci belgeleri ile başvurmaları mümkündür. Bu şekilde başvuran ve uzman yardımcısı olarak atanma hakkını kazanan aday, mülakat tarihi itibariyle mezun olduğuna dair mezuniyet belgesinin aslını ya da noterden onaylı suretini atanma için gerekli diğer belgelerle birlikte teslim etmek zorundadır.
             (3) Yukarıdaki belgelerin en geç adaylara bildirilen sınav tarihinden önce Kuruma gönderilmesi veya elden teslim edilmesi şarttır. Postadaki gecikmeler dikkate alınmaz.
             Adayların sınava kabulü
             MADDE 9 – (1) Yapılan başvurular incelenerek aranan şartların mevcut olup olmadığı tespit edilir ve giriş sınavına kabul edilen adaylara fotoğraflı sınav giriş belgesi verilir. Giriş belgesi olmayan adaylar sınava katılamaz.
             (2) İstenen belgelerde gerçeğe aykırı beyanda bulundukları tespit edilenler sınava alınmaz, sınava alınmışlar ise sınavları geçersiz sayılır ve atamaları yapılmaz. Bunların atamaları yapılmış olsa dahi iptal edilir. Ayrıca, bu kişiler hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulur. Bu şekilde Kurumu yanıltanlar kamu görevlisi ise ayrıca çalıştıkları kuruma da bu durum bildirilir.
             Giriş sınav komisyonu
             MADDE 10 – (1) Giriş sınav komisyonu, Başkanın veya görevlendireceği bir daire başkanının başkanlığında, başkan dâhil beş üyeden oluşur. Ayrıca komisyon için iki yedek üye belirlenir. Asil üyelerin herhangi bir nedenle komisyona katılamamaları halinde yedek üyeler tespit sırasına göre komisyona katılırlar.
             Mülakat
             MADDE 11 – (1) Giriş sınav komisyonu tarafından yapılan mülakatta; adayların genel bilgi düzeyleri, zekâ, kavrayış ve anlatım yetenekleri, davranışları ile temsil yetenekleri gibi hususlar göz önüne alınarak değerlendirme yapılır.
             (2) Mülakatta başarılı sayılabilmek için komisyon başkanı ve her bir komisyon üyesince yüz tam puan üzerinden verilecek puanların aritmetik ortalamasının en az yetmiş olması gerekir.
             Giriş sınav sonuçları ve itiraz
             MADDE 12 – (1) Giriş sınav komisyonu, mülakatta adayların aldıkları puanları ve başarı sıralamasını tespit ederek Başkanlığa verir.
             (2) Yetmiş puan ve üzerinde puan alan adaylar, en yüksek puan alandan başlanarak atanırlar.
             (3) Atamalarda adayların başarı puanı eşitse, yabancı dil bilgisi iyi olan, bunda da eşitlik olması halinde KPSS puanı yüksek olan aday tercih edilir.
             (4) Sınav sonuçları mülakatın bitimini takip eden beş iş günü içinde Başkanın onayı ile Kurumda ve/veya Kurum web sitesinde ilan edilir. Ayrıca sınav sonucu mülakata giren tüm adaylara on beş gün içinde yazılı olarak bildirilir.
             (5) Adaylar mülakat sonuçlarının ilanından itibaren yedi gün içerisinde yazılı olarak Kuruma itiraz edebilirler. İtirazlar giriş sınav komisyonu tarafından beş gün içerisinde değerlendirilerek sonuçlandırılır ve adaylara yazılı olarak bildirilir.
             (6) Sınavda başarılı bulunan ancak münhal pozisyon yeterli olmadığından atanmaya hak kazanamayan adaylar, Kurumda münhal pozisyon oluştuğunda Kurumun bir sonraki uzman yardımcılığı sınavı açmasına kadar geçen en fazla bir yıllık süre içinde başarı sırasına göre uzman yardımcısı olarak atanabilirler. Bu husus adaylara yapılan sonuç bildiriminde ayrıca bildirilir.
             (7) Giriş sınav komisyonunca düzenlenen ve sınava girenlerin aldıkları notları gösteren listeler ile tutanaklar haricinde kalan belge ve kayıtlar bir yıl saklandıktan sonra imha edilir.
             Uzman yardımcılığına atanma
             MADDE 13 – (1) Giriş sınavı sonucunda başarılı olanların, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içerisinde aşağıda sayılan belgeler ile birlikte yapacakları yazılı başvuru üzerine, Başkan tarafından uzman yardımcılığı pozisyonlarına atamaları yapılır ve ilgililerle iş sözleşmesi imzalanır. İşe başlama tarihi iş sözleşmesinde belirlenir.
             a) Sabıkası bulunmadığına ilişkin yazılı beyan,
             b) Erkek adaylar için askerlik görevini yapmış yahut erteletmiş ya da muaf olduğunu gösterir yazılı beyan,
             c) Görevini devamlı olarak yapmaya engel bir durumu olmadığına dair beyan,
             ç) Aday tarafından doldurulmuş güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması formu,
             d) Mal bildirimi.
             (2) Yönetim Kurulu gerekli gördüğü hallerde yukarıda sayılanların dışında belge ve bilgiler isteyebilir.
             (3) Birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde başvuruda bulunmayanların veya işe alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının anlaşılması üzerine ataması yapılmayanların yerlerine, yedek listeden sırası ile atama yapılabilir.
             (4) Kendilerine tebligat yapılıp da, belge ile doğrulanabilen zorlayıcı nedenler dışında, on beş gün içinde göreve başlamayanlar ve belge ile ispatı mümkün zorlayıcı nedenlerle göreve başlayamama hali iki ayı aşanların atamaları iptal edilir.
 
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Uzman Yardımcılarının ve Uzmanların Eğitilmeleri
 
             Uzman yardımcılarının eğitilmesi
             MADDE 14 – (1) Uzman yardımcısı olarak atananlar, bu pozisyonda bulundukları sürece uzmanlığının gerektirdiği bilgi, beceri ve etik değerleri kazanmaları amacıyla hazırlanan eğitim planı çerçevesinde eğitilirler.
             (2) Eğitim planı;
             a) Uzmanlığın gerektirdiği bilgi ve becerilerin edinilmesini,
             b) Yazışma, rapor yazma, inceleme ve araştırma teknikleri konularında gerekli bilgi ve yeteneğin kazanılmasını,
             c) Mesleki konularda bilimsel çalışma ve araştırma alışkanlığının kazanılmasını,
             ç) Yabancı dil bilgisinin geliştirilmesini,
             d) Kurum çalışma alanıyla ilgili olarak ulusal ve uluslararası konferans, seminer ve eğitim programlarına katılım ve temsil tecrübesi kazandırılmasını,
             e) Kurumun faaliyet alanı ile ilgili proje hazırlanması ve bu projelerin yürütülmesini sağlamaya yönelik çalışmaları
             içerir.
             (3) Uzman yardımcıları, yardımcılık döneminde Kurumun iş ve işlemlerini öğrenmek üzere gerekli olan sürelerle tüm birimlerde görevlendirilebilir.
             Yabancı dil eğitimi
             MADDE 15 – (1) Uzman ve uzman yardımcıları  9 ay süreyle, mesai saatleri dışında kurs ücretinin % 40’ını kendileri % 60’ını ise kurum tarafından karşılanmak üzere  yurt içinde yerli veya yabancı dernek, vakıf veya kuruluşlarca açılan ve yeterlilikleri Milli Eğitim Bakanlığınca kabul edilenler ile üniversitelerin açmış olduğu yabancı dil kurslarında eğitim programları düzenlenebilir.
             Yurtdışında eğitim
             MADDE 16 – (1) Uzmanlar, 21/1/1974 tarihli ve 7/7756 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Yetiştirilmek Amacıyla Yurt Dışına Gönderilecek Devlet Memurları Hakkında Yönetmeliğin 4 üncü maddesi dışındaki hükümlerine göre staj veya araştırma yapmak, mesleki bilgi ve görgülerini arttırmak veya yurtdışındaki üniversitelerden kabul belgesi almaları şartı ile akademik çalışma yapmak üzere yurtdışına gönderilebilir.
 
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Tez, Yeterlik Sınavı ve Uzmanlığa Atanma
 
             Tez danışmanı ve tez konusunun seçimi
             MADDE 17 – (1) Uzman yardımcıları tezlerini tez danışmanları rehberliğinde hazırlar. Her uzman yardımcısına, Kurum içinden veya Kurum dışından tez danışmanı görevlendirilir. Uzman yardımcıları Kurumun görev sahası ile ilgili konularda, yetiştirme programının üçüncü yılının başından itibaren 30 gün içerisinde ve tez danışmanlarının yardımı ile üç farklı tez konusu belirler. Belirlenen tez konuları birim amiri tarafından yazılı olarak Başkanın onayına sunulur ve Başkanın uygun göreceği konu tez konusu olarak kesinleşmiş olur.
             (2) Belirtilen süre içerisinde geçerli bir mazereti olmadan tez konusunu seçmeyen uzman yardımcısı tez vermemiş sayılır.
             Uzmanlık tezi hazırlanmasına ilişkin esaslar
             MADDE 18 – (1) Tezin hazırlanmasında konunun başka bir kurum veya kuruluşta uzmanlık, yüksek lisans, doktora tezi veya başka bir ad altında içerik ve sonuçları açısından aynı tarzda incelenip savunulmamış olması esastır. Uzman yardımcısının Türkçe hazırlayacağı uzmanlık tezinin kendi görüş ve değerlendirmelerini içermesi bilimsel çalışma etiğine uygun olması şarttır.
             (2) Hazırlanacak tezlerin şekil unsurlarında, Yükseköğretim Kurulu tez hazırlama kılavuzu esas alınır.
             Tezin ve tez danışmanının raporunun teslimi
             MADDE 19 – (1) Uzman yardımcısı tez konusunun kesinleştiğinin kendisine bildirilmesinden itibaren en geç bir yıl içerisinde tezini hazırlamak ve birim amirlerine teslim etmek zorundadır. Süresi içinde tezini teslim etmeyen uzman yardımcısı başarısız tez vermiş sayılır. Geçerli görülecek bir mazeret nedeniyle tezini süresinde teslim edemeyen uzman yardımcısına, talebi halinde ve tez danışmanının uygun görüşü üzerine bir defaya mahsus olmak üzere Kurum Başkanının onayı ile altı aya kadar ek süre verilir.
             (2) Tez danışmanı aynı süreler içinde rehberlik ettiği tez hakkındaki görüşlerini içeren raporunu yeterlik sınav komisyonuna teslim eder.
             Yeterlik sınav komisyonu
             MADDE 20 – (1) Yeterlik sınav komisyonu, Başkanın veya görevlendireceği bir daire başkanının başkanlığında bir başkan ve dört üyeden oluşur. Komisyona iki yedek üye görevlendirilir ve asil üyelerin herhangi bir nedenle komisyona katılamamaları halinde yedek üyeler tespit sırasına göre komisyona katılırlar. Komisyon, gerekli gördüğünde tez danışmanlarını danışmanı oldukları uzman yardımcısının sınavına davet edebilir. Komisyon; daire başkanları, hukuk müşaviri, uzmanlar veya üniversite öğretim üyelerinden oluşturulur.
             Yeterlik sınavına girebilme şartları
             MADDE 21 – (1) Ücretsiz izinler ve askerlikte geçen süreler hariç en az üç yıl uzman yardımcısı olarak çalışan, bu süre içerisinde olumlu performans gösteren, tezini tamamlayarak süresi içinde teslim eden ve İngilizce dilini en az KPDS (C) düzeyinde bildiklerini geçerlilik süresi dolmamış belgelerle tevsik eden uzman yardımcıları yeterlik sınavına katılma hakkına sahiptir.
             Yeterlik sınavı
             MADDE 22 – (1) Yeterlik sınavına girebilme şartlarını taşıyan uzman yardımcıları yeterlik sınavına tabi tutulur.
             (2) Yeterlik sınavı; tezin savunulmasından ve sözlü sınavdan oluşur.
             Tezin savunulması
             MADDE 23 – (1) Uzman yardımcıları, yeterlik sınav komisyonu huzurunda, hazırladığı tezin savunmasını yapar ve komisyon üyelerinin tez konusuyla ilgili sorularını cevaplar.
             (2) Savunmaya ilişkin değerlendirme, yeterlik sınav komisyonu üyelerince oy çokluğu esasına göre başarılı, başarısız veya tezin düzeltilmesi şeklinde karara bağlanmak suretiyle yapılır ve bir tutanakla tespit edilir.
             (3) Tezinin düzeltilmesine karar verilen veya başarısız bulunan uzman yardımcıları tezlerini tamamlamak ve tekrar savunmak için bir defaya mahsus olmak üzere üç aylık süre verilir.
             (4) Geçerli bir mazereti olmaksızın tez savunmasına girmeyen ya da tezindeki eksiklikleri verilen sürede tamamlamayan veya ikinci defa tezin savunulmasında başarısız görülen uzman yardımcısı yeterlik sınavında başarısız olmuş sayılarak sözlü sınava alınmaz.
             Sözlü sınav
             MADDE 24 – (1) Tezi başarılı görülen uzman yardımcıları, tezin savunulmasından itibaren yedi işgünü içinde Kurumun görev alanına giren konularda yeterlik sınav komisyonu tarafından sözlü sınava tabi tutulur.
             (2) Yeterlik sınav komisyonu değerlendirmesini 100 tam puan üzerinden yapar. Üyelerin verdikleri puanların aritmetik ortalaması sözlü puanı oluşturur.  Sözlü sınavda başarılı olmak için en az  80 puan almak şarttır.
             (3) Sözlü sınav sonuçları sınava girenlere üç gün içinde yazılı olarak bildirilir.
             (4) Başarılı bulunan tezler Kurumun tasarrufu altındadır. Tamamı veya bir kısmı Kurumca yayımlanabilir.
             İtiraz
             MADDE 25 – (1) Adaylar sınav sonuçlarının ilanından itibaren yedi gün içerisinde yazılı olarak Kuruma itiraz edebilirler. İtirazlar yeterlilik sınav komisyonu tarafından beş gün içerisinde değerlendirilerek sonuçlandırılır ve adaylara yazılı olarak bildirilir.
             Uzmanlığa atanma
             MADDE 26 – (1) Yeterlik sınavında başarılı olan uzman yardımcıları uzmanlığa atanır.
             Uzman yardımcısı unvanını kaybetme
             MADDE 27 – (1) Yeterlik sınavına girme şartlarını taşımayanlar ile yeterlik sınavında başarısız olanlar uzman yardımcısı unvanını kaybederler ve Yönetim Kurulunca uygun görülmesi halinde Kurumda durumlarına uygun idari pozisyonlara atanabilirler.
             Yeniden atanma
             MADDE 28 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerine göre uzman unvanını kazandıktan sonra Kurumdan çeşitli sebeplerle ayrılanlardan yeniden uzmanlığa atanmak isteyenler, Kurumda münhal pozisyon bulunması halinde uzman olarak atanabilirler.
 
BEŞİNCİ BÖLÜM
Görev, Yetki ve Sorumluluklar
 
             Uzman yardımcısının görev ve yetkileri
             MADDE 29 – (1) Uzman yardımcıları;
             a) Kurum Başkanlığınca veya uzmanlarca yapılacak araştırma, inceleme ve diğer çalışmalar için gerekli dokümanları toplamak, ön hazırlıkları yapmak ve gerektiğinde tek başına araştırma ve inceleme çalışmaları yapmakla,
             b) Mesleki bilgilerin geliştirilmesinde yararlı olacağı belirtilen yayınları takip ederek bu yayınlara ilişkin özet ve eleştirileri kapsayan raporu amirine sunmakla,
             c) Kurum uzmanları ile birlikte ve gerektiğinde tek başlarına kurum içi ve dışı toplantılara katılmakla,
             ç) Amirlerince verilen görevleri yerine getirmekle
             görevli ve yetkilidirler.
             Uzmanların görev ve yetkileri
             MADDE 30 – (1) Kurum uzmanları, Kuruma, 5544 sayılı Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu ve diğer Kanunlarla verilen görevlerin düzenli, süratli ve ekonomik şekilde yürütülebilmesi için Kurum Başkanlığınca yürütülen çalışmaların gerektirdiği bütün uzmanlık hizmetlerini yapmakla görevli ve yetkilidirler.
            
ALTINCI BÖLÜM
Son Hükümler
 
             Yürürlük
             MADDE 31 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
             Yürütme
             MADDE 32 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanı yürütür.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYIN YÖNETMELİĞİ Cafer Ergen

Yönetmeliğin tamamını görmek için tıklayınız.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYIN YÖNETMELİĞİ
 
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar
             Amaç
             MADDE 1 – (1) Bu Yönetmelik; Kültür ve Turizm Bakanlığının kuruluş, amaç ve görevleri doğrultusunda yayımlayacağı her türlü basılı yayın ile basılı olmayan CD, DVD ve benzeri manyetik depolama ünitesi ve Bakanlık internet sitesinde hizmete sunulan elektronik yayının seçimini, basım-yayın usullerini, yayın kurullarının kurulmasını, çalışma esaslarını, görevlerini ve yetkilerini düzenlemek amacıyla hazırlanmıştır.
             Kapsam
             MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik; Kültür ve Turizm Bakanlığınca yayımlanacak her türlü basılı yayın ile basılı olmayan CD, DVD ve benzeri manyetik depolama ünitesinde ve Bakanlık internet sitesinde hizmete sunulan elektronik yayına ilişkin iş ve işlemleri, ayrıca bu işlemlerin yapılması için Bakanlık bünyesinde kurulan yayın kurullarının kuruluş, işleyiş ve çalışma esasları ile görev ve yetkilerini kapsar.
             Dayanak
             MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik; 16/4/2003 tarihli ve 4848 sayılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanunun 10 uncu maddesi, 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 1 inci maddesi hükümlerine dayanılarak hazırlanmıştır.
             Tanımlar
             MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte geçen;
             a) Bakan: Kültür ve Turizm Bakanını,
             b) Bakanlık: Kültür ve Turizm Bakanlığını,
             c) Derleme: Özgün eser üzerindeki haklar saklı kalmak kaydıyla, ansiklopediler ve antolojiler gibi muhtevası seçme ve düzenlemelerden oluşan ve bir düşünce yaratıcılığı sonucu olan eseri,
             ç) Elektronik yayın: Geleneksel yöntemlerle hazırlanmış veya basılmış kitap ve derginin her türlü elektronik ortamda sadece okunabilmesi amacıyla sunulmuş şeklini,
             d) Genel Müdür: Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürünü,
             e) Genel Müdürlük: Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğünü,
             f) İşlenme eser: Diğer bir eserden istifade suretiyle vücuda getirilip de bu esere nispetle müstakil olmayan ve işleyenin hususiyetini taşıyan fikir ve sanat mahsullerini,
             g) Manyetik depolama üniteleri: Geleneksel yöntemlerle hazırlanmış veya basılmış kitap ve derginin her türlü elektronik ortamda okunabilmesi amacıyla CD, DVD ve benzeri şekillerde depolanmış şeklini,
             ğ) Telif eser: Herhangi bir şekilde dil ile ifade olunan eserler ile doğrudan meydana getirilen fikir mahsullerini,
             h) Tercüme: Yazıldığı dilden başka bir dile aynen çevrilen eseri,
             ı) Yayımlamak: Kitap, dergi ve benzeri basılı yayınlar ile basılı olmayan CD, DVD ve benzeri manyetik depolama ünitelerini çoğaltmak ve yaymak, elektronik yayınların ise Bakanlık internet sitesinde hizmete sunulmak suretiyle umuma arz edilmesini,
             i) Yayın: Basılı kitap ve dergi gibi eserler ile basılı olmayan CD, DVD ve benzeri manyetik depolama üniteleri ile Bakanlık internet sitesinde hizmete sunulan elektronik eserleri,
             j) Yayın Kurulları: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayın Projeleri Değerlendirme Kurulunu, TEDA Projesi Danışma ve Değerlendirme Kurulunu ve Yayın Danışma Kurulunu,
             ifade eder.
 
İKİNCİ BÖLÜM
Yayın Kurulları, Eserlerin İncelenmesi ve Seçilmesi
 
             Yayın kurullarının oluşturulması
             MADDE 5 – (1) Bakanlığa yapılan yayın önerilerini değerlendirmek, ilke kararları almak, basılacak eserleri ve projeleri değerlendirmek üzere oluşturulan Yayın Kurullarının sayısı üçü geçemez. Genel Müdür ve Genel Müdürlüğün yayımlardan sorumlu Daire Başkanı kurulların daimi üyesidir. Genel Müdür bu kurullara başkanlık eder. Her bir yayın kurulu daimi üyelerle birlikte Bakanlık dışından kültür, sanat, edebiyat alanlarında uzman kişilerden seçilecek toplam yedi üyeden oluşur. Daimi üyeler ilgili görevlerinden ayrıldıklarında üyelikleri düşmüş sayılır. Yayın işleriyle ilgili kurullar, Genel Müdürlüğün teklifi ve Bakan Olur’u ile oluşturulur. Kurul üyeleri Genel Müdürlükçe teklif edilir ve Bakan tarafından görevlendirilir.
             (2) Yayın kurulları;
             a) Bakanlığa yapılan yayın başvurularını ve projeleri değerlendirmek üzere teşkil edilen Yayın Projeleri Değerlendirme Kurulu,
             b) Kültürel dışa açılma projelerini yürütmek, yurt dışında ortak yayın olarak basılabilecek eserler ile Bakanlıkça desteklenecek eserleri belirlemek ve bu bağlamda Türk Kültür, Sanat ve Edebiyat Eserlerinin Türkçe Dışındaki Dillerde Yayımlanmasına Destek Projesini (TEDA) yürütmek üzere teşkil edilen TEDA Projesi Danışma ve Değerlendirme Kurulu ile,
             c) Özel ihtisas gerektiren konuları değerlendirmek üzere teşkil edilen Yayın Danışma Kurulu’dur.
             Toplantı ve karar
             MADDE 6 – (1) Yayın kurulları, Genel Müdürlüğün gerekli gördüğü hâllerde üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını toplantıya katılan üye sayısının salt çoğunluğu ile alır. Oyların eşitliği halinde Başkanın oyu yönünde karar alınmış sayılır.
             (2) Toplantılar, Genel Müdürlükçe hazırlanan gündemle yapılır. Genel Müdürlükçe belirlenen başvuru şartlarına uymayan eserler, ilgili yayın kurulu gündemine alınmaz. Yayın kurulları gerektiğinde Başkanın teklifi ile ortak toplantı yapabilir. Kurulların sekreterya ve raportörlük görevi, Genel Müdürlüğün yayımlardan sorumlu Daire Başkanlığınca yürütülür.
             Yayın kurullarının görevleri ve yetkileri
             MADDE 7 – (1) Bakanlık yayın politikasını ve 11 inci maddede belirtilen ilkelerini göz önünde bulundurmak zorunda olan yayın kurullarının görev ve yetkileri şunlardır:
             a) Yayımlanması isteğiyle Bakanlığa gönderilen eserleri inceleyerek veya inceleterek, eserlerin basılı veya elektronik ortamda veya internet sitesinde yayımlanıp yayımlanamayacağı konusunda görüş belirtmek.
             b) Millî kültürün oluşması, yaygınlaştırılması, yükseltilmesi ve bunları evrensel boyutlara taşımaya yönelik ihtiyaç duyulan tür ve sahalarda 11 inci maddede belirtilen ilkeler doğrultusunda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine göre eserler hazırlatmak veya yazar ve çevirmen isimleri tespit ederek bu kişilere eserin ısmarlama yoluyla hazırlattırılmasını teklif etmek.
             İncelemede usul
             MADDE 8 – (1) Yayın kurulları, yayımlanmak talebiyle gönderilen eserleri ve gerektiğinde diğer dokümanları incelenmek ve yazılı görüşünü almak üzere Bakanlığın ilgili birimlerine veya konunun özelliğine göre uzmanlarına gönderebilir.
             (2) İnceleyicinin verdiği gerekçeli rapor yeterli görülmez veya süresi içinde incelenip Bakanlığa teslim edilmezse eser ikinci bir inceleyiciye gönderilebilir. Alınan rapor, yayın kurulunda değerlendirilir ve eserin yayımlanıp yayımlanmamasına karar verilir.
             (3) Yayın kurulları, eserleri bir inceleyiciye göndermeden de yayımlanmasını teklif edebilir veya geri çevirebilir.
             Bakanlık adına eser hazırlattırılması
             MADDE 9 – (1) Bakanlık adına eser hazırlattırılması istenen kişi veya kişiler belirtilen süre içinde çalışmayı tamamlayıp Bakanlığa sunmadıkları takdirde, bu kişi veya kişilerden işi geri almak ve bir başka hazırlayıcıya vermek konusunda Bakanlık yetkilidir.
             Yayım ve tespit usulü
             MADDE 10 – (1) Yayın kurullarınca uygun görülen eserlerden hangilerinin hangi yöntemle yayımlanacağı, basılacak eserlerin dizileri ve baskı sayıları, CD veya DVD gibi elektronik ortamda hazırlanacakların sayıları, internet sitesinde yayımlanacakların sayıları ve yayım süreleri, Genel Müdürlüğün teklifi ve Bakan Olur’u ile tespit edilir.
             Değerlendirme ilkeleri
             MADDE 11 – (1) Yayın kurullarınca, yayımlanacak eserlerin seçiminde, hazırlanmasında, sadeleştirilmesinde ve tercüme edilmesinde göz önünde bulundurulacak temel ilkeler şunlardır;
             a) Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına uygun olması ve kanunlara göre suç oluşturmaması,
             b) Atatürk ilke ve inkılaplarının korunması, yaşatılması ve benimsetilmesi prensibine aykırı olmaması,
             c) Millî birlik ve beraberliği bozucu görüşlere, insanı, aileyi veya toplumun belirli bir kesimini küçük düşürücü bilgi, belge ve yorumlara yer verilmemesi,
             ç) Millî kültürümüzü evrensel boyutlara ulaştıracak ve insanlığın ortak değerlerine katkıda bulunacak nitelikte olması, toplumsal yararlılığı ve evrenselliği göz önünde bulundurması,
             d) Toplumun çağdaşlaşmasına, demokratikleşmesine, kendisini tanımasına katkı sağlayıcı nitelikte olması,
             e) Ülke dışındaki insanlarımızın, kültürel kimliklerini korumalarına ve sanatsal gereksinimlerini karşılamalarına destek olucu nitelikte olması,
             f) Ortak kültür bağlarımız olan diğer bağımsız Türk Cumhuriyetleri ile ikili kültür alış-verişini sağlayıcı ve dostluk bağlarını güçlendirici nitelikte olması,
             g) Eserlerin Türk Dilinin zengin varlığından faydalanılarak, herkesin kolayca anlayacağı, yaşayan ve konuşulan Türkçe kurallarına uygun hazırlanmış olması,
             ğ) Bilimsel yöntemlere veya bir sanatın özelliklerine göre hazırlanmış olması,
             h) Tarihimizi, bugüne ulaşan kültürel zenginliğimizi işleyici, tanıtıcı, zenginleştirici ve gelecek nesillere taşıyıcı nitelikte olması.
 
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Çeşitli ve Son Hükümler
 
             Başvuru şartları
             MADDE 12 – (1) Eserlerin yayımlanması için başvuruda bulunanlar;
             a) Eserlerin dil, resim, grafik, tablo, çizelge, şekil, nota, harita ve benzeri bakımından basım ve elektronik ortam teknolojilerine uygun olacak şekilde hazırlanmış hâlini,
             b) Fotoğraf ve diaları kaliteli bir basım ve elektronik ortam için yeterli özellikte, baskıya hazır durumda,
             c) Bilgisayar ortamında düzenlenmiş bir nüshasını,
             ç) Eserin kaydı olan disket, CD/DVD’sini,
             d) Yazarın, çevirmenin, resimleyenin ve benzeri hazırlayanın özgeçmişini,
             e) İmzalı başvuru dilekçesini,
             teslim etmek zorundadır.
             Yayım şartları
             MADDE 13 – (1) Eserlerinin yayımlanmasını isteyenler;
             a) Eserinin üzerinde başka kurum veya kuruluşlar ile kişilerin haklarının bulunmadığına ve bu hususta her türlü hukukî sorumluluğu üstlendiklerine dair taahhütnameyi,
             b) 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun ilgili hükümlerine göre; eserdeki tüm bilgi ve dokümana ait gerekli izinleri almış olduklarını belirtir beyannameyi,
             c) Muhtemel maddi hatalar konusunda Bakanlığın tasarruf yetkisini kabul ettiklerini belirtir izin belgesini,
             ç) Yayımlanması ve ücret ödenmesi uygun görülen eserinin basılı manyetik depolama ürünleri vasıtasıyla ve internet sitesinde elektronik ortamda çoğaltma ve yayma hakkını Bakanlığa devrettiğine dair düzenleyeceği temliknameyi,
             Bakanlığa vermekle yükümlüdürler.
             Eserlerin temsil, seslendirme ve basım hakları
             MADDE 14 – (1) Telif, tercüme, derleme ve işlenmelerini, noter kanalı ile Bakanlığa devir ve temlik eden yazar ve mütercimlerin, sahnede temsil edilecek ve seslendirilecek telif, tercüme, derleme ve işlenme eserlerinin, temsil ve seslendirilmeden doğan hakları kendilerinin, çoğaltma ve yayma hakları ise Bakanlığındır.
             Yeni baskı ve yayım hakkının devri
             MADDE 15 – (1) Bakanlıkça yayımlanan bir eserin yeni baskısının yapılması, çoğaltılması veya yayım hakkının eser sahibine veya başka birine devredilebilmesi; Bakanlıkça yapılmış baskısının yüzde doksanının bitmiş olmasını müteakip Genel Müdürlüğün teklifi ve Bakan Olur’una bağlıdır.
             (2) Bakanlıkça elektronik ortamda veya manyetik depolama ünitelerinde yayımlanan eserlerin yayım hakkının eser sahibine veya başka birine devredilebilmesi, yayımlandığı tarihten itibaren beş yıl sonunda yazar veya yazarlarının isteği üzerine Genel Müdürlüğün teklif ve Bakan Olur’una bağlıdır.
             Birimlerce hazırlanan eserlerin incelenmesinde usul
             MADDE 16 – (1) Bakanlık, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü dışındaki genel müdürlükler ve daire başkanlıklarınca, kendi konularında yayına hazırlattırılan ve Bakanlık yayını olarak yayımlanması düşünülen eserlerin, gerektiğinde yayın kurullarınca bu Yönetmelik hükümlerine göre incelettirilmesini isteyebilir. Yayın kurulları bu eserleri değerlendirip iadelerine, incelettirilmelerine veya doğrudan yayımlanmasına karar verebilir. Telif veya baskı giderlerine yönelik her türlü ödemeler birimlerin kendi bütçelerinden karşılanır.
             Toplantı ücreti ve harcırah
             MADDE 17 – (1) Bakanlık dışından kurul toplantılarına katılan üyelere, 23/8/2006 tarihli ve 2006/10932 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca Ödenecek Telif ve İşlenme Ücretleri Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre toplantı ücreti ödenir. Toplantıya başka yerden katılan üyelere 6245 sayılı Harcırah Kanunu Hükümlerine göre yol masrafı ve gündelik verilir.
             Telif haklarının belirlenmesi
             MADDE 18 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerince yayımlanacak eserlerin telif, işlenme, derleme veya tercüme hak ve ücretleri, Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca Ödenecek Telif ve İşlenme Ücretleri Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre hesaplanır ve ödenir. Ancak; resmî görevlendirme ile hazırlanmış eserlere ücret ödenmez.
             Yayın kurulu kararı gerekmeyen durumlar
             MADDE 19 – (1) Bu Yönetmeliğin 18 inci maddesi uyarınca ücret ödenmeyecek olan yayınlarda yer alacak metinler veya eserler için yayın kurulu kararı alınması zorunlu değildir.
             Hüküm bulunmayan hususlar
             MADDE 20 – (1) Bu Yönetmelikte hüküm bulunmayan hususlarda 23/8/2006 tarihli ve 2006/10932 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca Ödenecek Telif ve İşlenme Ücretleri Hakkında Yönetmelik hükümleri uygulanır.
             Yürürlükten kaldırılan Yönetmelik
             MADDE 21 – (1) 31/8/1993 tarihli ve 21684 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kültür Bakanlığı Yayın Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır.
             Yürürlük
             MADDE 22 – (1) Maliye Bakanlığı ile Sayıştayın görüşleri alınarak hazırlanan bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
             Yürütme
             MADDE 23 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Kültür ve Turizm Bakanı yürütür.